Self-realization: from authenticity to "aesthetics of existence"

Yükleniyor...
Küçük Resim

Tarih

2022

Dergi Başlığı

Dergi ISSN

Cilt Başlığı

Yayıncı

İstanbul Bilgi Üniversitesi

Erişim Hakkı

info:eu-repo/semantics/openAccess

Özet

ABSTRACT: The starting point of this study is how the concept of self-realization is approached in today's world. As it seems, the discourse of self-realization in the age that we can call the late modern period is predominantly produced by the culture of self-help. As found here, the concept of self-realization treats people as isolated, atomic individuals in connection with others. Therefore, today, this concept is not treated within ethical and political context. In addition, the concept of authenticity is in close contact with the culture of self-help that produces late modern interpretations of self-realization. The ideal of authenticity, developed around the motto of 'be yourself', includes processes such as 'discovering your true self' and adapting this truth to the rest of your self. In this study, the separation of the self into ‘inner’ and ‘outer’ realms is traced in the history of philosophy: since when has human been talking about herself? The next part of the study focuses on the concept of authenticity and examines what kind of self-realization approach this concept proposes through the understanding of authenticity of Jean Jacques Rousseau, Charles Taylor and Jean Paul Sartre. The last part of the work is devoted to the philosophy of Michel Foucault. Can a model that can be created as an alternative to the understanding of self-realization suggested by the self-development culture deduced from Foucault's writings? The relations that the Greeks established with themselves within the framework of the rule of ‘taking care of oneself’, and the ‘ascetic’ practices they carried out regarding the use of pleasures, which Foucault conveyed to us on the ancient Greek ethics he was working on in his last period, are of a quality that will appeal to today's ‘self-occupied’ people. These ethical studies, which Foucault called the ‘aesthetics of existence’, also promised freedom to the ‘subject’. Therefore, the ‘aesthetics of existence’ can offer a kind of exit door to the idea and practice of self-realization, which has lost its ethical and political aspects today.
ÖZET: Bu çalışmanın çıkış noktası kendini gerçekleştirme kavramının günümüz dünyasında nasıl ele alındığıdır. Geç modern dönem olarak adlandırabileceğimiz çağda kendini gerçekleştirme söylemi ağırlıklı olarak kişisel gelişim kültürü tarafından üretilmektedir. Burada bulunduğu haliyle, kendini gerçekleştirme kavramı insanları ötekiler ile bağlantısında izole, atomik bireyler olarak ele alır. Dolayısıyla günümüzde bu kavram etik ve politik bağlamı ile ele alınmamaktadır. Bunun yanında özgünlük kavramı, kendini gerçekleştirmenin geç modern yorumlarını üreten kişisel gelişim kültürü ile yakın temas içindedir. ‘Kendin ol’ düsturu çevresinde gelişen otantiklik ideali, ‘hakiki benliğini keşfetme’, ve içeride bulunan bu hakikati benliğin geri kalanına adapte etme gibi süreçleri içerir. Bu çalışmada benliğin iç ve dış olarak ayrılmasının felsefe tarihinde izleri sürülür: insan ne zamandan beri kendi ‘içinden’ bahsetmektedir? Çalışmanın bir sonraki kısmı özgünlük kavramına odaklanır ve Jean Jacques Rousseau, Charles Taylor ve Jean Paul Sartre’ın özgünlük anlayışları üzerinden bu kavramın nasıl bir kendini gerçekleştirme anlayışı önerdiğini irdeler. Çalışmanın son kısmı Michel Foucault’nun felsefesine ayrılmıştır. Kişisel gelişim kültürünün topluma ağırlıklı olarak özgünlük diskuru ile önerdiği kendini gerçekleştirme anlayışına alternatif oluşturulabilecek bir model Foucault’nun yazılarından çıkarılabilir midir? Foucault’nun son döneminde antik Yunan etiği üzerine yaptığı çalışmalarda bize aktardıkları, Yunanlıların ‘kendine özen göstermek’ kuralı çerçevesinde kendileri ile kurdukları ilişkiler, hazların kullanımına ilişin gerçekleştirdikleri ‘asketik’ pratikler bugünün ‘kendiyle meşgul’ insanına hitap edecek niteliktedir. Foucault’nun ‘varoluş estetiği’ olarak da adlandırdığı bu etik çalışmalar aynı zamanda ‘özneye’ özgürlük vaadeder. Bu yüzden, bugün etik ve politik veçhelerini yitiren kendini gerçekleştirme düşüncesi ve pratiğine ‘varoluş estetiği’ bir tür çıkış kapısı sunabilir.

Açıklama

Anahtar Kelimeler

Kendini Gerçekleştirme, Özgünlük, Varoluş Estetiği, İçselleşme, Etik, Self-Realization, Authenticity, Aesthetics of Existence, Inwardness, Ethics

Kaynak

WoS Q Değeri

Scopus Q Değeri

Cilt

Sayı

Künye