The association of recurrent dreams with psychological symptomatology and dissociation: mentalization as a potential moderator
Yükleniyor...
Tarih
2022
Yazarlar
Dergi Başlığı
Dergi ISSN
Cilt Başlığı
Yayıncı
İstanbul Bilgi Üniversitesi
Erişim Hakkı
info:eu-repo/semantics/openAccess
Özet
ABSTRACT: Recurrent Dreams are experienced widely by various individuals across different populations; however, it has not received its deserving place in literature. Previous literature on recurrent dreams suggests an association with lower levels of psychological well-being, higher levels of psychological distress, and the presence of a previous psychological conflict. The current study aims to investigate the underlying dynamics of Recurrent Dreaming, therefore the association between Recurrent Dreaming, Psychological Symptomatology, Dissociation, and the possible moderating role of Mentalization is investigated. Moreover, the relationship between Recurrent Dreams and Typical Dream Motifs are examined. The Turkish versions of the scales; Brief Symptom Inventory (BSI), Dissociative Experiences Scale (DES), Mentalization Scale (MentS), Dream Motif Scale-Short Form (DMS-SF20) were administered; additionally, the recurrent dream and general dream experiences were measured through newly constructed variables. The contents of the most influential recurrent dreams reported are coded using Hall/ Van de Castle System of Content Analysis. Overall, 630 participants completed the dream related questions and 513 participants provided full valid responses to the whole survey. The current study provided comprehensive findings regarding the background characteristics of the individuals experiencing recurrent dreams in the Turkish population. The majority of the participants (71.4%) reported seeing Recurrent Dreams and the reported tone of the most influential recurrent dreams were predominantly Negative. The participants who were women, younger, single, and/or with a history of mental help were more likely to experience recurrent dreams, had a higher frequency of experiencing recurrent dreams and the level of experiencing apprehensive emotions in their most influential recurrent dream was higher. The current study provided further, comprehensive findings regarding the background characteristics of the individuals experiencing recurrent dreams in the Turkish population which are presented and discussed in detail. Specific relationships between experiencing recurrent dreaming, the study variables and content analysis are also reported. The main analysis of the current study, Ordinal Regression Model Analysis revealed that Dissociation, Mentalization and the interaction between Psychological Symptomatology and Mentalization significantly predicted the frequency of Recurrent Dreaming. These findings are discussed, in light of the existing literature with a psychoanalytic perspective; limitations of the current study and future directions are provided
ÖZET: Tekrarlayan Rüyalar, farklı popülasyonlardaki çeşitli bireyler tarafindan geniş çapta deneyimlenmesine rağmen literatürde hak ettiği yeri alamamıştır. Geçmiş literatür; tekrarlayan rüyaların daha düşük psikolojik iyilik hali, daha yüksek psikolojik semptom seviyeleri ve daha önceki bir psikolojik çatışmanın varlığı ile bir ilişkisi olduğunu ileri sürmektedir. Güncel çalışma, Tekrarlayan Rüya görmenin altında yatan dinamikleri araştırmayı amaçlamaktadır, bu nedenle Tekrarlayan Rüya Görme ile, Psikolojik Semptomatoloji ve Disosiyasyon arasındaki ilişki ve Mentalizasyonun olası moderatör rolü araştırılmaktadır. Ayrıca Tekrarlayan Rüyalar ile Tipik Rüya Motifleri arasındaki ilişki incelenmiştir. Ölçeklerin Türkçe versiyonları; Kısa Semptom Envanteri (KSE), Disosiyatif Yaşantılar Ölçeği (DES), Zihinselleştirme Ölçeği (MentS), Rüya Motifleri Ölçeği-Kısa Form (DMS-SF20) uygulanmış, ayrıca yeni oluşturulan değişkenler aracılığıyla tekrarlayan rüya ve genel rüya deneyimleri ölçülmüştür. Bildirilen en önemli tekrarlayan rüyaların içerikleri, Hall/Van de Castle İçerik Analizi Sistemi kullanılarak kodlanmıştır. Genel olarak, 630 katılımcı çalışmaya katılmış ve rüyayla ilgili soruları tamamlamış, 513 katılımcı ise tüm ankete tam ve geçerli yanıtlar vermiştir. Bu çalışmada, Türkiye’de tekrarlayan rüyalar yaşayan bireylerin özelliklerine ilişkin kapsamlı bulgular ortaya konulmuştur. Katılımcıların çoğunun (%71.4), tekrarlayan rüyalar gördüğü, ve en çok etkilendikleri tekrarlayan rüyaların ağırlıklı olarak Negatif duygu tonunda olduğu saptanmıştır. Kadın, genç, bekar, ve/veya Ruh Sağlığı Hizmeti almış olan katılımcıların tekrarlayan rüya görme olasılığı ve sıklığı daha yüksek olup, onları en çok etkileyen tekrarlayan rüyalarında endişe odaklı duyguların yüksek seviyelerde olduğu gözlenmiştir. Tekrarlayan rüya görme, araştırma değişkenleri ve kodlanan rüya unsurları arasındaki ilişkiler daha kapsamlı rapor edilmiştir. Mevcut çalışmanın temel analizi olan Ordinal Regresyon Modeli analizi, Disosiyasyon, Mentalizasyon ve Psikolojik Semptomatoloji ile Mentalizasyon arasındaki etkileşimin, Tekrarlayan Rüya Görme sıklığını önemli ölçüde tahmin edebildiğini ortaya koymuştur. Bu bulgular, mevcut literatür ışığında, psikanalitik bir bakış açısıyla kapsamlı bir şekilde tartışılmış; mevcut çalışmanın sınırlamaları ve gelecekteki çalışmalar için yönlendirmeler sunulmuştur.
ÖZET: Tekrarlayan Rüyalar, farklı popülasyonlardaki çeşitli bireyler tarafindan geniş çapta deneyimlenmesine rağmen literatürde hak ettiği yeri alamamıştır. Geçmiş literatür; tekrarlayan rüyaların daha düşük psikolojik iyilik hali, daha yüksek psikolojik semptom seviyeleri ve daha önceki bir psikolojik çatışmanın varlığı ile bir ilişkisi olduğunu ileri sürmektedir. Güncel çalışma, Tekrarlayan Rüya görmenin altında yatan dinamikleri araştırmayı amaçlamaktadır, bu nedenle Tekrarlayan Rüya Görme ile, Psikolojik Semptomatoloji ve Disosiyasyon arasındaki ilişki ve Mentalizasyonun olası moderatör rolü araştırılmaktadır. Ayrıca Tekrarlayan Rüyalar ile Tipik Rüya Motifleri arasındaki ilişki incelenmiştir. Ölçeklerin Türkçe versiyonları; Kısa Semptom Envanteri (KSE), Disosiyatif Yaşantılar Ölçeği (DES), Zihinselleştirme Ölçeği (MentS), Rüya Motifleri Ölçeği-Kısa Form (DMS-SF20) uygulanmış, ayrıca yeni oluşturulan değişkenler aracılığıyla tekrarlayan rüya ve genel rüya deneyimleri ölçülmüştür. Bildirilen en önemli tekrarlayan rüyaların içerikleri, Hall/Van de Castle İçerik Analizi Sistemi kullanılarak kodlanmıştır. Genel olarak, 630 katılımcı çalışmaya katılmış ve rüyayla ilgili soruları tamamlamış, 513 katılımcı ise tüm ankete tam ve geçerli yanıtlar vermiştir. Bu çalışmada, Türkiye’de tekrarlayan rüyalar yaşayan bireylerin özelliklerine ilişkin kapsamlı bulgular ortaya konulmuştur. Katılımcıların çoğunun (%71.4), tekrarlayan rüyalar gördüğü, ve en çok etkilendikleri tekrarlayan rüyaların ağırlıklı olarak Negatif duygu tonunda olduğu saptanmıştır. Kadın, genç, bekar, ve/veya Ruh Sağlığı Hizmeti almış olan katılımcıların tekrarlayan rüya görme olasılığı ve sıklığı daha yüksek olup, onları en çok etkileyen tekrarlayan rüyalarında endişe odaklı duyguların yüksek seviyelerde olduğu gözlenmiştir. Tekrarlayan rüya görme, araştırma değişkenleri ve kodlanan rüya unsurları arasındaki ilişkiler daha kapsamlı rapor edilmiştir. Mevcut çalışmanın temel analizi olan Ordinal Regresyon Modeli analizi, Disosiyasyon, Mentalizasyon ve Psikolojik Semptomatoloji ile Mentalizasyon arasındaki etkileşimin, Tekrarlayan Rüya Görme sıklığını önemli ölçüde tahmin edebildiğini ortaya koymuştur. Bu bulgular, mevcut literatür ışığında, psikanalitik bir bakış açısıyla kapsamlı bir şekilde tartışılmış; mevcut çalışmanın sınırlamaları ve gelecekteki çalışmalar için yönlendirmeler sunulmuştur.
Açıklama
Anahtar Kelimeler
Tekrarlayan Rüya, Psikolojik Semptomatoloji, Disosiyasyon, Mentalizasyon, Rüya Motifleri, Recurrent Dream, Psychological Symptomatology, Dissociation, Mentalization, Dream Motifs