Poverty, social aid and electoral clientelism in Turkey: the case of Zeytinburnu
Yükleniyor...
Tarih
2022
Yazarlar
Dergi Başlığı
Dergi ISSN
Cilt Başlığı
Yayıncı
İstanbul Bilgi Üniversitesi
Erişim Hakkı
info:eu-repo/semantics/openAccess
Özet
ABSTRACT: In political sociology, voter behavior and the reasons and consequences that affect the decisions and preferences of the voters are of great importance. The most important reason for this is that voter behavior is as important as the political party behavior in determining the political power. The “voting” tool is used as the most effective tool of participatory democracy in Turkey. In this way, it is determined by which party the country will be ruled and to whom the administration will be handed over. It is known that many reasons affect voter behavior and preferences. There are arguments that poverty has an impact on voter elections. Poverty is one of the most important problems of all time. Like all developed, underdeveloped and developing countries, poverty has persisted in all periods in Turkey. Turkey has been affected by the wave of change in the world conjuncture that started in the 1980s. While poverty is getting deeper with the effect of neoliberalization; the radical changes in workers' communities, the rise of conservativeright parties and the Islamic discourse, which has increased, has influenced the new working poor, especially in the cities. When the conservative AKP government, which adopted the neo-liberal ideology, came to power in 2002, poverty in Turkey reached a very serious level and became one of the most important internal problems that the government should find solutions to. The AKP was fighting poverty with regulations at both national and local level. Its most important power in this struggle was provided by its strong local organization, the communities, foundations and associations with which it established close relations. In addition, it increased its power thanks to the social aid made with the emphasis on charity associated by a conservative discourse. The biggest criticisms of AKP's anti-poverty policies are as follows: While these social aids resulted in the reproduction of poverty rather than fighting poverty, they established a patron-client relationship between the poor people receiving aid and the government. In this thesis, it has been examined how the clientelist relationship established between the new poor mass in cities and the AKP government through social assistance affects voter behavior. This study was conducted within the scope of Zeytinburnu district of Istanbul, which has a large population, socio-cultural and socio-economic diversity and has been governed by the mayors of the AKP for 19 years. Qualitative and quantitative research methods were used in the research. A survey was conducted with 80 volunteer participants in May 2021 in the district. In December 2021, as a continuation of the study, face-to-face interviews were held with 3 male and 3 female volunteer participants who also participated in the survey study. In this way, the relationship between social assistance and voting behavior was examined.
ÖZET: Siyaset sosyolojisinde, seçmen davranışı ile seçmenlerin karar ve tercihlerini etkileyen nedenler ve sonuçlar büyük önem taşımaktadır. Bunun en önemli nedeni siyasal iktidarın belirlenmesinde siyasal parti davranışı kadar seçmen davranışının da önemli bir etken olmasıdır. Türkiye’de de mevcut katılımcı demokrasinin en etkin aracı olarak ‘oy verme’ aracı kullanılmaktadır. Bu sayede ülkenin hangi parti tarafından yönetileceği ve yönetimin kime teslim edileceği belirlenmektedir. Seçmen davranışlarını ve tercihlerini birçok nedenin etkilediği bilinmektedir. Yoksulluğun da seçmen tercihleri üzerinde etkisi vardır. Yoksulluk tüm zamanların en önemli sorunlarından biridir. Gelişmiş, az gelişmiş ve gelişmekte olan tüm ülkeler gibi Türkiye’de de yoksulluk her dönemde önemini korumuştur.1980’ler itibariyle başlayan dünya konjonktürünün değişim dalgasından Türkiye de etkilenmiştir. Neo-liberalleşmenin de etkisiyle yoksulluk daha da derinleşirken; emek piyasasındaki köklü değişimler, muhafazakar-sağ partilerin yükselişe geçmesiyle artan İslami söylem, özellikle şehirlerdeki çalışan yeni yoksulları etkisine altına almıştır. 2002 yılında neo-liberal ideolojiyi benimseyen muhafazakar AKP hükümeti iktidara geldiğinde Türkiye’de yoksulluk çok ciddi boyutlara ulaşmış ve iktidarın çözüm bulması gereken en önemli iç sorunlardan biri haline gelmiştir. AKP, hem ulusal hem de yerel düzeydeki düzenlemelerle birlikte yoksullukla mücadele ederken, en önemli gücünü hem kendi güçlü yerel örgütlenmesi hem de yakın ilişki kurduğu cemaat, vakıf ve dernekler tarafından muhafazakar söylemin getirdiği hayırseverlik vurgusuyla yapılan sosyal yardımlardan almıştır. Bu sosyal yardımlar yoksullukla mücadeleden daha çok yoksulluğun yeniden üretilmesine neden olurken, yardım alan yoksul insanlar ve iktidar arasında patron-müşteri ilişkisi kurmuştur. Bu tezde, özellikle şehirlerdeki yeni yoksul kitle ile AKP iktidarı arasında sosyal yardımlar üzerinden kurulan klientalist ilişkisinin seçmen davranışına nasıl etki ettiği incelenmiştir. Bu inceleme, İstanbul’un nüfus olarak kalabalık, sosyo-kültürel ve sosyo-ekonomik çeşitliliği fazla olan ve 19 yıldır AKP’li belediye başkanları tarafından yönetilen Zeytinburnu ilçesi kapsamında yapılmıştır.Araştırmada kalitatif ve kantitatif araştırma yöntemleri kullanılmıştır. İlçede Mayıs 2021 tarihinde 80 gönüllü katılımcıyla anket çalışması gerçekleştirilmiştir. Aralık 2021 tarihinde de çalışmanın devamı niteliğinde, anket çalışmasına da katılmış 3 erkek 3 kadın gönüllü katılımcı ile yüzyüze görüşmeler yapılmıştır. Bu sayede sosyal yardımlar ve oy verme davranışı arasındaki ilişki incelenmiştir.
ÖZET: Siyaset sosyolojisinde, seçmen davranışı ile seçmenlerin karar ve tercihlerini etkileyen nedenler ve sonuçlar büyük önem taşımaktadır. Bunun en önemli nedeni siyasal iktidarın belirlenmesinde siyasal parti davranışı kadar seçmen davranışının da önemli bir etken olmasıdır. Türkiye’de de mevcut katılımcı demokrasinin en etkin aracı olarak ‘oy verme’ aracı kullanılmaktadır. Bu sayede ülkenin hangi parti tarafından yönetileceği ve yönetimin kime teslim edileceği belirlenmektedir. Seçmen davranışlarını ve tercihlerini birçok nedenin etkilediği bilinmektedir. Yoksulluğun da seçmen tercihleri üzerinde etkisi vardır. Yoksulluk tüm zamanların en önemli sorunlarından biridir. Gelişmiş, az gelişmiş ve gelişmekte olan tüm ülkeler gibi Türkiye’de de yoksulluk her dönemde önemini korumuştur.1980’ler itibariyle başlayan dünya konjonktürünün değişim dalgasından Türkiye de etkilenmiştir. Neo-liberalleşmenin de etkisiyle yoksulluk daha da derinleşirken; emek piyasasındaki köklü değişimler, muhafazakar-sağ partilerin yükselişe geçmesiyle artan İslami söylem, özellikle şehirlerdeki çalışan yeni yoksulları etkisine altına almıştır. 2002 yılında neo-liberal ideolojiyi benimseyen muhafazakar AKP hükümeti iktidara geldiğinde Türkiye’de yoksulluk çok ciddi boyutlara ulaşmış ve iktidarın çözüm bulması gereken en önemli iç sorunlardan biri haline gelmiştir. AKP, hem ulusal hem de yerel düzeydeki düzenlemelerle birlikte yoksullukla mücadele ederken, en önemli gücünü hem kendi güçlü yerel örgütlenmesi hem de yakın ilişki kurduğu cemaat, vakıf ve dernekler tarafından muhafazakar söylemin getirdiği hayırseverlik vurgusuyla yapılan sosyal yardımlardan almıştır. Bu sosyal yardımlar yoksullukla mücadeleden daha çok yoksulluğun yeniden üretilmesine neden olurken, yardım alan yoksul insanlar ve iktidar arasında patron-müşteri ilişkisi kurmuştur. Bu tezde, özellikle şehirlerdeki yeni yoksul kitle ile AKP iktidarı arasında sosyal yardımlar üzerinden kurulan klientalist ilişkisinin seçmen davranışına nasıl etki ettiği incelenmiştir. Bu inceleme, İstanbul’un nüfus olarak kalabalık, sosyo-kültürel ve sosyo-ekonomik çeşitliliği fazla olan ve 19 yıldır AKP’li belediye başkanları tarafından yönetilen Zeytinburnu ilçesi kapsamında yapılmıştır.Araştırmada kalitatif ve kantitatif araştırma yöntemleri kullanılmıştır. İlçede Mayıs 2021 tarihinde 80 gönüllü katılımcıyla anket çalışması gerçekleştirilmiştir. Aralık 2021 tarihinde de çalışmanın devamı niteliğinde, anket çalışmasına da katılmış 3 erkek 3 kadın gönüllü katılımcı ile yüzyüze görüşmeler yapılmıştır. Bu sayede sosyal yardımlar ve oy verme davranışı arasındaki ilişki incelenmiştir.
Açıklama
Anahtar Kelimeler
Yoksulluk, Seçmen davranışı, Klientalizm, Patronaj İlişkisi, Sosyal Yardım, Poverty, Voter behavior, Clientelism, Patronage Relationship, Social Assistance