Europeanization or de-europeanizaton: dynamics of Turkey's discourse against the EU between 2015 and 2020
Yükleniyor...
Tarih
2020
Yazarlar
Dergi Başlığı
Dergi ISSN
Cilt Başlığı
Yayıncı
İstanbul Bilgi Üniversitesi
Erişim Hakkı
info:eu-repo/semantics/openAccess
Özet
ABSTRACT: The classic literature on Europeanization tends to explain the Europeanization process in countries as a mere process of domestic change in compliance with the EU’s rules and regulations. However, this top-down perspective ignores the pivotal role of domestic actors’ actions and discourses, especially the ones’ who are influential in the construction of states’ identity and discourse, in enabling or disabling the Europeanization process in a country. Thus, the recent approaches to Europeanization started to emphasize domestic actors’ impact in determining the scope and ways of Europeanization in countries. This stance is also emphasized in the nascent phenomenon of de-Europeanization that emerged in some EU member and candidate countries, including Turkey, in recent years. This thesis draws from the growing literature on de-Europeanization and examines the current divergence between Turkey and the EU through the analysis of the discursive constructions of the EU/Europe/West in the discourse of the political leader in power between 2015 and 2020. Through critical discourse analysis, it seeks to analyze whether the weakening impact of the EU as a normative and political context in Turkey is normalized and justified by the discursive practices of President Recep Tayyip Erdoğan in this period.
ÖZET: Avrupalılaşma ile ilgili klasik literatür, ülkelerdeki Avrupalılaşma sürecini AB kurallarına ve yönetmeliklerine uygun olarak görülen bir iç dönüşüm süreci olarak açıklama eğilimindedir. Ancak bu yukarıdan aşağıya bakış açısı, yerel aktörlerin eylemlerinin ve söylemlerinin, özellikle de devletlerin kimliği ve söyleminin inşasında etkili olanların, bir ülkede Avrupalılaşma sürecinin etkinleştirilmesi ya da etkisizleştirilmesindeki önemli rolünü göz ardı etmektedir. Bu nedenle, Avrupalılaşmaya yönelik son yaklaşımlar, ülkelerdeki Avrupalılaşmanın kapsamının ve yollarının belirlenmesinde yerli aktörlerin etkisine dikkat çekmeye başlamıştır. Bu durum, son yıllarda Türkiye dahil bazı AB üyesi ve aday ülkelerde ortaya çıkan Avrupalılaşmadan uzaklaşma olgusu için de geçerlidir. Bu tez, Avrupalılaşmadan uzaklaşma ile ilgili büyüyen literatürden yararlanmakta ve Türkiye ile AB arasındaki mevcut uzaklaşmayı iktidardaki siyasi liderin 2015-2020 yılları arasındaki söyleminde AB/Avrupa/Batı’nın ifade edilme şekillerinin analizi yoluyla incelemektedir. Eleştirel söylem analizi yoluyla, AB'nin Türkiye'deki normatif ve politik bir bağlam olarak zayıflayan etkisinin normalleştirilmesinde ve meşrulaştırılmasında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın bu dönemdeki söylemsel uygulamalarının etkisinin olup olmadığının analiz edilmesi amaçlanmaktadır.
ÖZET: Avrupalılaşma ile ilgili klasik literatür, ülkelerdeki Avrupalılaşma sürecini AB kurallarına ve yönetmeliklerine uygun olarak görülen bir iç dönüşüm süreci olarak açıklama eğilimindedir. Ancak bu yukarıdan aşağıya bakış açısı, yerel aktörlerin eylemlerinin ve söylemlerinin, özellikle de devletlerin kimliği ve söyleminin inşasında etkili olanların, bir ülkede Avrupalılaşma sürecinin etkinleştirilmesi ya da etkisizleştirilmesindeki önemli rolünü göz ardı etmektedir. Bu nedenle, Avrupalılaşmaya yönelik son yaklaşımlar, ülkelerdeki Avrupalılaşmanın kapsamının ve yollarının belirlenmesinde yerli aktörlerin etkisine dikkat çekmeye başlamıştır. Bu durum, son yıllarda Türkiye dahil bazı AB üyesi ve aday ülkelerde ortaya çıkan Avrupalılaşmadan uzaklaşma olgusu için de geçerlidir. Bu tez, Avrupalılaşmadan uzaklaşma ile ilgili büyüyen literatürden yararlanmakta ve Türkiye ile AB arasındaki mevcut uzaklaşmayı iktidardaki siyasi liderin 2015-2020 yılları arasındaki söyleminde AB/Avrupa/Batı’nın ifade edilme şekillerinin analizi yoluyla incelemektedir. Eleştirel söylem analizi yoluyla, AB'nin Türkiye'deki normatif ve politik bir bağlam olarak zayıflayan etkisinin normalleştirilmesinde ve meşrulaştırılmasında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın bu dönemdeki söylemsel uygulamalarının etkisinin olup olmadığının analiz edilmesi amaçlanmaktadır.
Açıklama
Anahtar Kelimeler
EU-Turkey relations, Europeanization, de-Europeanization, critical discourse analysis, Turkish foreign policy, foreign policy discourse, Türkiye-AB ilişkiler, Avrupalılaşma, Avrupalılaşmadan uzaklaşma, eleştirel söylem analizi, Türk dış politikası, dış politika söylemi