Intersectionality of violence against women: discrimination and gender-based violence against Syrians in Turkey
Yükleniyor...
Tarih
2020
Yazarlar
Dergi Başlığı
Dergi ISSN
Cilt Başlığı
Yayıncı
İstanbul Bilgi Üniversitesi
Erişim Hakkı
info:eu-repo/semantics/openAccess
Özet
ABSTRACT: By giving an extensive literature review and presenting central conceptualization of definitions of violence against women and gender-based violence, this research develops a pragmatic call for critical analysis of violence in relation to gender, sexual orientation, forced migration, and displacement. Gender, intersectionality, and gender-based violence have been explored in this research to describe the processes, norms and structural factors that define the subject and livelihood of Syrian migrants in Turkey. When it comes to violence against women, it is initially presumed as a direct physical act against a person, however, violence is more than direct physical violence, it is subtle, normalized, a component of everyday life, legal, symbolic, and banal. The thesis adopts intersectionality as a framework to analyze the different manifestations of violence at the societal, governmental, and interpersonal levels. As well as to investigate the multifaceted types of violence and discrimination that target Syrian women and LGBTI+ in Turkey.
ÖZET: Bu araştırma, kapsamlı bir literatür taraması yaparak ve kadına yönelik şiddet ile toplumsal cinsiyete dayalı şiddet tanımlarının merkezi kavramsallaştırmasını sunarak, toplumsal cinsiyet, cinsel yönelim, zorunlu göç ve yerinden edilmeyle ilişkili şiddetin eleştirel analizi için pragmatik bir çağrı geliştirmektedir. Bu çalışmada, çalışmanın konusunu ve Türkiye’deki Suriyeli göçmenlerin yaşantılarını belirleyen süreçleri, normları ve yapısal faktörleri tanımlamak için toplumsal cinsiyet, kesişimsellik ve toplumsal cinsiyete dayalı şiddet araştırılmıştır. Kadına yönelik şiddet söz konusu olduğunda, öncelikli olarak bireye doğrudan yönelen fiziksel eylem farz edilmektedir. Ancak şiddet doğrudan fiziksel şiddetten daha fazlasıdır; ilk bakışta anlaşılması zordur, normalleştirilmiştir, günlük yaşamın bir parçasıdır, meşrudur, semboliktir ve sıradandır. Bu tez, şiddetin farklı dışavurumlarını toplumsal, idari ve kişilerarası düzeylerde analiz etmek için kesişimselliği bir çerçeve olarak benimsemektedir. Aynı zamanda şiddetin çok yönlü türleri ve Türkiye’deki Suriyeli kadınlar ile LGBTİ+’ları hedef alan ayrımcılık da incelenmektedir.
ÖZET: Bu araştırma, kapsamlı bir literatür taraması yaparak ve kadına yönelik şiddet ile toplumsal cinsiyete dayalı şiddet tanımlarının merkezi kavramsallaştırmasını sunarak, toplumsal cinsiyet, cinsel yönelim, zorunlu göç ve yerinden edilmeyle ilişkili şiddetin eleştirel analizi için pragmatik bir çağrı geliştirmektedir. Bu çalışmada, çalışmanın konusunu ve Türkiye’deki Suriyeli göçmenlerin yaşantılarını belirleyen süreçleri, normları ve yapısal faktörleri tanımlamak için toplumsal cinsiyet, kesişimsellik ve toplumsal cinsiyete dayalı şiddet araştırılmıştır. Kadına yönelik şiddet söz konusu olduğunda, öncelikli olarak bireye doğrudan yönelen fiziksel eylem farz edilmektedir. Ancak şiddet doğrudan fiziksel şiddetten daha fazlasıdır; ilk bakışta anlaşılması zordur, normalleştirilmiştir, günlük yaşamın bir parçasıdır, meşrudur, semboliktir ve sıradandır. Bu tez, şiddetin farklı dışavurumlarını toplumsal, idari ve kişilerarası düzeylerde analiz etmek için kesişimselliği bir çerçeve olarak benimsemektedir. Aynı zamanda şiddetin çok yönlü türleri ve Türkiye’deki Suriyeli kadınlar ile LGBTİ+’ları hedef alan ayrımcılık da incelenmektedir.
Açıklama
Anahtar Kelimeler
Gender-based violence, intersectionality, discrimination, LGBTI+, Syrian refugees, Cinsiyete dayalı şiddet, Kesişimsellik, Ayrımcılık, Suriyeli mülteciler