Interaction structures in adolescent psychodynamic psychotherapy: psychodynamic technique in prediction of problem behaviors
Yükleniyor...
Tarih
2021
Yazarlar
Dergi Başlığı
Dergi ISSN
Cilt Başlığı
Yayıncı
İstanbul Bilgi Üniversitesi
Erişim Hakkı
info:eu-repo/semantics/openAccess
Özet
ABSTRACT: In order to better account for the dynamics in psychotherapy processes, studies have used Q-sort instrument to identify interaction structures, which are recurring forms of interactions embedded in sessions that are brought about mutually by the therapist-patient dyad. The Adolescent Psychotherapy Q-set (APQ) has allowed researchers to extend this method to adolescent psychotherapy. Firstly, the current study aims to determine the interaction structures of adolescent psychodynamic psychotherapy sessions. Based on previous research, it is hypothesized that at least one of the interaction structures will represent the therapists’ implementation of the psychodynamic technique. Secondly, it seeks to investigate therapists’ techniques by examining how technique-related interaction structures change over time and are related to problem behaviors. The tentative hypotheses is that psychodynamic technique will predict a decrease in problem behavior, but will be moderated by the baseline problem severity. The study is naturalistic and is conducted with APQ coded 123 sessions selected from the treatment of 43 young people (Mage = 13.02, SD = 1.85) referred to therapy for a wide array of internalizing and externalizing problems. Baseline problem behaviors were assessed with Youth Self-Report (YSR) and process problem-assessment was measured with Brief Problem Monitor (BPM-Y) administered at least once every 10 sessions. The principal components analysis with a five-factor solution provided the interaction structures: Resistant Patient with Alliance Rupture; Demanding Patient, Accommodating Therapist; Resistant Patient with Avoidance of Negative Affect; Inexpressive Patient, Inviting Therapist; and Exploratory Psychodynamic Technique (EPT). Only the last one corresponded to therapist interventions. Through multilevel modelling (MLM), EPT exhibited a significant quadratic positive increase over time. Furthermore, although no independent effect of EPT on problem behaviors was found, the twoway interaction effect between EPT and baseline problem severity was significant; for patients with high and low baseline problem severity, higher levels of EPT predicted an increase and decrease in problem behaviors, respectively. The results of the current study are similar to those found in child psychodynamic psychotherapy and suggest exploratory techniques may be associated with an increase in problem behavior within the treatment process.
ÖZET: Psikoterapi süreç dinamiklerini daha iyi açıklayabilmek için bilimsel çalışmalar, seanslar içine yerleşik olarak kendini tekrarlayan ve terapist-hasta ikilisinin ortak olarak oluşturdukları etkileşim biçimlerini ifade eden ‘etkileşim yapılarını’ belirleyebilmek için Q-sort ölçüm araçlarını kullanmışlardır. Adolescent Psychotherapy Q-set (APQ) araştırmacılara bu metodu ergen psikoterapsinde de kullanma imkanı sunmaktadır. Bu araştırmanın ilk hedefi ergen psikodinamik psikoterapi seanslarındaki etkileşim yapılarını tespit etmektir. Önceki araştırmalara dayanarak, en az bir etkileşim yapısının terapistin psikodinamik teknik kullanımını temsil etmesi beklenmektedir. İkinci olarak çalışma, terapist tekniklerini, teknikle ilişkili etkileşim yapılarının zaman içerisinde nasıl değiştiklerini ve sorunlu davranışlarla nasıl ilintili olduklarını inceleyerek araştıştırmayı amaçlamaktadır. Bu amaç doğrultusunda deneysel hipotez, psikodinemik tekniğin sorunlu davranışlarda azalmayla ilişkili olacağı yönündedir. Bu tez, geniş çapta içselleştirici ve dışsallaştırıcı sorunlarla terapiye yönlendirilen 43 genç kişinin (Ortyaş = 13.02, SS = 1.85) tedavisinden alınmış, APQ ile kodlanmış 123 seans örneklemiyle yürütülmektedir. Tedavi öncesi sorunlu davranışlar Youth Self-Report (YSR) ile değerlendirimektedir ve süreç için sorun değerlendirmesi de en az her 10 seansta bir uygulanmış olan Brief Problem Monitor (BPM-Y) ile ölçülmektedir. Beş faktörlü temel bileşenler analizi ile etkileşim yapıları oluşturulmuştur: İttifak Kırılmalı Dirençli Hasta; Talepkar Hasta, Uyumlayıcı Terapist; Olumsuz Duygulardan Kaçınan Dirençli Hasta; Kendini İfade Etmeyen Hasta, Davetkar Terapist; ve Araştırıcı Psikodinamik Teknik (APT). Sadece sonuncusu therapist müdahalelerine tekabül etmektedir. Çok düzeyli modelleme (ÇDM) ile APT’nin zaman içerisinde anlamlı ikinci dereceden değişim göstermiştir. Ayrıca, APT’nin sorunlu davranışlar üzerinde bağımsız bir etkisi bulunamamış olsa da, APT ve tedavi öncesi sorun ciddiyeti arasında iki yönlü etkileşim etkisinin anlamlı olduğu keşfedilmiştir; yüksek ve düşük sorun ciddiyetli hastalar için, daha çok APT’nin sorunlu davranışlarda, sırasıyla, bir artış ve azalmayı öngörmüştür. Bu çalışmanın sonuçları çocuk psikodinamik psikoterapisindekilerle benzerlik göstermektedir ve daha araştırıcı tekniklerin tedavi sürecinde sorunlu davranışlarda artışla ilişkili olabileceğine işaret etmektedir.
ÖZET: Psikoterapi süreç dinamiklerini daha iyi açıklayabilmek için bilimsel çalışmalar, seanslar içine yerleşik olarak kendini tekrarlayan ve terapist-hasta ikilisinin ortak olarak oluşturdukları etkileşim biçimlerini ifade eden ‘etkileşim yapılarını’ belirleyebilmek için Q-sort ölçüm araçlarını kullanmışlardır. Adolescent Psychotherapy Q-set (APQ) araştırmacılara bu metodu ergen psikoterapsinde de kullanma imkanı sunmaktadır. Bu araştırmanın ilk hedefi ergen psikodinamik psikoterapi seanslarındaki etkileşim yapılarını tespit etmektir. Önceki araştırmalara dayanarak, en az bir etkileşim yapısının terapistin psikodinamik teknik kullanımını temsil etmesi beklenmektedir. İkinci olarak çalışma, terapist tekniklerini, teknikle ilişkili etkileşim yapılarının zaman içerisinde nasıl değiştiklerini ve sorunlu davranışlarla nasıl ilintili olduklarını inceleyerek araştıştırmayı amaçlamaktadır. Bu amaç doğrultusunda deneysel hipotez, psikodinemik tekniğin sorunlu davranışlarda azalmayla ilişkili olacağı yönündedir. Bu tez, geniş çapta içselleştirici ve dışsallaştırıcı sorunlarla terapiye yönlendirilen 43 genç kişinin (Ortyaş = 13.02, SS = 1.85) tedavisinden alınmış, APQ ile kodlanmış 123 seans örneklemiyle yürütülmektedir. Tedavi öncesi sorunlu davranışlar Youth Self-Report (YSR) ile değerlendirimektedir ve süreç için sorun değerlendirmesi de en az her 10 seansta bir uygulanmış olan Brief Problem Monitor (BPM-Y) ile ölçülmektedir. Beş faktörlü temel bileşenler analizi ile etkileşim yapıları oluşturulmuştur: İttifak Kırılmalı Dirençli Hasta; Talepkar Hasta, Uyumlayıcı Terapist; Olumsuz Duygulardan Kaçınan Dirençli Hasta; Kendini İfade Etmeyen Hasta, Davetkar Terapist; ve Araştırıcı Psikodinamik Teknik (APT). Sadece sonuncusu therapist müdahalelerine tekabül etmektedir. Çok düzeyli modelleme (ÇDM) ile APT’nin zaman içerisinde anlamlı ikinci dereceden değişim göstermiştir. Ayrıca, APT’nin sorunlu davranışlar üzerinde bağımsız bir etkisi bulunamamış olsa da, APT ve tedavi öncesi sorun ciddiyeti arasında iki yönlü etkileşim etkisinin anlamlı olduğu keşfedilmiştir; yüksek ve düşük sorun ciddiyetli hastalar için, daha çok APT’nin sorunlu davranışlarda, sırasıyla, bir artış ve azalmayı öngörmüştür. Bu çalışmanın sonuçları çocuk psikodinamik psikoterapisindekilerle benzerlik göstermektedir ve daha araştırıcı tekniklerin tedavi sürecinde sorunlu davranışlarda artışla ilişkili olabileceğine işaret etmektedir.
Açıklama
Anahtar Kelimeler
Ergen Psikoterapisi, Psikodinamik Psikoterapi, Süreç Araştırması, Etkileşim Yapıları, Psikodinamik Teknik, Adolescent Psychotherapy, Psychodynamic Psychotherapy, Process Research, Interaction Structures, Psychodynamic Technique