Cacophonous Hustings, Pre-emptive Fact Checking and Disinformation in Nigeria’s 2019 General Elections

Yükleniyor...
Küçük Resim

Tarih

2024-02-13

Dergi Başlığı

Dergi ISSN

Cilt Başlığı

Yayıncı

İstanbul Bilgi Üniversitesi Yayınları

Erişim Hakkı

info:eu-repo/semantics/openAccess

Özet

ABSTRACT: The 2016 presidential election in the United States focused global attention on the power of social media as kingmaker and the model is being copied all over the world by those who see it as a shortcut to power. It was in full flight in Nigeria in the run up to the 2019 general elections; falsehood and disinformation were disguised as news in a bid to influence voters. For many politicians and supporters alike, the production and dissemination of fabricated political content is a serious business and potent strategy to discredit opposition, keep their support base and win over the gullible ones at the same time. This paper interrogates how the government, content providers, civil society and online social platforms can build resilience to disinformation and limit the dissemination of harmful information. The overriding questions are: Can these stakeholders mitigate the declining trust in the media and electoral process through their intervention? Does the flow of information from the digital space help create better politically informed citizens? If fake news negatively impacts the country’s electioneering, can the citizens expect democratic accountability from the government that subsequently emerges from that process? Thisstudy seeks to enrich the understanding of Nigeria’s cyberspace concerns by examining the socio-political manoeuvrings surrounding the 2019 general elections. It also provides insights into the various factors that shape people’s reception and reactions to false information in an election season.
ÖZET: 2016 yılında Amerika Birleşik Devletleri’nde gerçekleşen başkanlık seçimleri, sosyal medyada etkili olması açısından bütün dünyanın ilgisini çekti ve bu model iktidarı kazanma yönünden kestirme bir yol olarak gören aktörler tarafından diğer ülkelerde de kopyalanıyor. Bu modelin 2019 genel seçimlerine yaklaşan süreçte Nijerya’da da görüldüğünü söylemek mümkün; seçmenleri etkilemek amacıyla yalan ve dezenformasyon haber içeriği oluşturuldu. Birçok siyasi aktör ve destekleri için, uydurma siyasi içeriklerin üretilmesi ve yayılması ciddi bir süreç ve muhalefetin imajını itibarsızlaştırmak, kendi destek tabanlarını korumak ve aynı zamanda ikna edilebilir belirli grupları kazanmak için güçlü bir stratejidir. Bu çalışma, hükümetin, içerik sağlayıcıların, sivil toplumun ve çevrimiçi sosyal platformların dezenformasyona yönelik nasıl bir direnç oluşturabileceğin ve nasıl zararlı bilginin yayılmasının önlenebileceğini irdelemektedir. Çalışma bazı temel soruları ortaya koymaktadır: Bu paydaşlar müdahaleleriyle seçim sürecine ve medyaya ilişkin güvenin azalması durumunu azaltabilir mi? Dijital alan aracılığıyla oluşan bilgi akışı siyasi açıdan daha bilgili vatandaşlar yaratılmasında etkili olabilir mi? Eğer sahte haberler ülkenin seçim bütünlüğünü olumsuz yönde etkilemekteyse vatandaşlar ilgili süreçten sonra oluşan hükümetten demokratik bir şekilde hesap verebilirlik beklentisine sahip olabilir mi? Dolayısıyla, bu makale, 2019 genel seçimlerini çevreleyen sosyo-politik manevraları inceleyerek Nijerya’nın siber gerçeklik kaygılarının anlaşılmasını zenginleştirmeyi amaçlamaktadır. Bununla beraber, seçim döneminde insanların yanlış bilgileri almasını ve bu yanlış bilgilere tepki vermesini şekillendiren faktörler konusunda fikir vermektedir.

Açıklama

Anahtar Kelimeler

fake news, elections, disinformation, hustings, propaganda, digital media platforms, sahte haber, seçimler, dezenformasyon, seçim kampanyaları, propaganda, dijital medya kuruluşları

Kaynak

Reflektif: Sosyal Bilimler Dergisi

WoS Q Değeri

Scopus Q Değeri

Cilt

Sayı

Künye