TÜRK HUKUKUNDA İMKÂNSIZLIK VE AŞIRI İFA GÜÇLÜĞÜ KURUMLARININ KARŞILAŞTIRILMASI
Küçük Resim Yok
Tarih
2016
Yazarlar
Dergi Başlığı
Dergi ISSN
Cilt Başlığı
Yayıncı
Erişim Hakkı
info:eu-repo/semantics/openAccess
Özet
Sözleşmeler hukukunun temelinde yatan irade özerkliği ilkesi, tarafların kural olarak özgürce sözleşme yapabilmesi serbestisinin yanı sıra, tarafların yaptıkları bu sözleşmeyle bağlı olmasını, başka bir deyişle ahde vefayı da gerektirir. Ancak zamanla gelişen imkânsızlık ve işlem temelinin çökmesi öğretileri ile bu ilkenin katılığı yumuşatılmış, sözleşmelerin her zaman taahhüt edildiği gibi ifa edilmeyebileceği kabul edilmiştir. Her ne kadar iki kurum da sözleşmenin kurulmasından sonra ortaya çıkan ve sözleşmenin ifasını tehlikeye düşüren olgular üzerine kurulmuş olsa da, aslında iki kurumun kapsamlarının, şartlarının ve sonuçlarını farklı olduğu görülmektedir. Buna karşılık, fiili imkânsızlık, sübjektif imkânsızlık ve tartışmalı olmakla birlikte ekonomik imkânsızlık kavramları üzerinden gittikçe sınırları genişleyen imkânsızlık öğretisinin birtakım işlem temelinin çökmesi hallerini, özellikle ifa güçlüğünü de kapsamına alacak şekilde yorumlanması sonucunda iki kurum arasındaki ayrım giderek silikleşmiştir. Bu makalede, iki kurum arasındaki ayrımın neden daha keskin bir şekilde yapılması gerektiği sorusu özellikle hukukun ekonomik analizi ve mukayeseli hukuk yöntemleri vasıtasıyla incelenmiş, kurumların şartları ve sonuçları bakımından birbirinden ayrılması gerektiği ortaya konulmaya çalışılmıştır.
Açıklama
Anahtar Kelimeler
Kaynak
Banka ve Ticaret Hukuku Dergisi
WoS Q Değeri
Scopus Q Değeri
Cilt
32
Sayı
3