Yazar "Ceylan, Faruk" seçeneğine göre listele

Listeleniyor 1 - 3 / 3
  • Küçük Resim Yok
    Öğe
    KÖMÜR MADENLERİNDE PSİKOSOSYAL GÜVENLİK ÇALIŞMALARI: MADEN MÜHENDİSLERİ VE İŞ GÜVENLİĞİ UZMANLARI GÖZÜNDEN NİTEL DEĞERLENDİRME
    (2021) Dönmez, Aleyna; Aktepe, Şafak Öz; Özbudak, Esin Çetin; Kuzdağ, Yasin; Işık, İdil; Ceylan, Faruk
    Kömür madenciliği çeşitli başlıklar altında incelenebilecek tehlike kaynaklarını barındıran çalışma ortamı ve koşulları nedeniyle yüksek tehlikeli işler arasında yer almaktadır. Çalışma ortamından kaynak alan tehlikeler ve riskler bunlarla sınırlı değildir. Maden çalışanlarının psikososyal tehlike kaynakları ve riskler ile etkileşimleri kendilerinin yanı sıra çalışma arkadaşlarının, yürütülen süreçlerin, madencilik faaliyetlerini sürdüren işletmelerin ve en başta çalışanların aileleri olmak üzere toplumun da psikososyal tehlike kaynakları ve risklerden kaynaklanan zararı deneyimlemeleri anlamına gelmektedir. Ayrıca, psikososyal tehlike kaynakları ve riskler ile etkileşim, maden işletmelerindeki tüm çalışanların fiziksel-biyolojik-kimyasal tehlike kaynaklarına açık hale gelmelerine de zemin oluşturabilmektedir. Psikososyal unsurların suda büyüyen halkaları çağrıştıran bu yaygın etkisi çalışanların psikolojik güvenliklerinin desteklenmesini gerekli kılmaktadır. Söz konusu gerekliliğin bir sonucu olarak filizlenen ve Avrupa Birliği ve Türkiye Cumhuriyeti tarafından desteklenerek yaşama geçirilen “Maden Sektöründe Çalışanların Psikososyal Risklerinin Değerlendirilmesi ve Önlenmesine Yönelik İşyeri Hekimlerinin Kapasitesini Geliştirme Projesi” de çalışanların psikososyal güvenliklerinin sağlanabilmesine katkı sunmayı amaçlamaktadır. Bu makalede de bu amaç doğrultusunda yürütülen nitel araştırmalardan bir kesit sunulmakta, 23 maden mühendisi ve 20 iş güvenliği uzmanı ile gerçekleştirilen odak grup görüşmelerinden yola çıkılarak bu iki çalışan grubunun, maden işçilerinin karşılaştıkları psikososyal tehlike kaynaklarına ilişkin algıları aktarılmaktadır. Elde edilen veri; Kopenhag Psikososyal Risk Değerlendirme Ölçeği (KOPSOR) bileşenleri baz alınarak kişilerarası ilişkiler ve liderlik, güvencesizlik, etki ve gelişim, talepler boyutları altında gruplandırılmıştır. Başlıklara dahil olan segment örnekleri; kömür madeni işçilerinin yine madenlerde görev alan maden mühendisleri ve iş güvenliği uzmanları gözündeki yüksek riskli konumunu gözler önüne sermektedir.
  • Küçük Resim Yok
    Öğe
    Psychosocial Risk Awareness and Expectations Regarding Risk Management: An Evaluation from the Mining Industry
    (Çalışma ve Sosyal Güvenlik Eğitim ve Araştırma Merkezi, 2022) Işık, İdil; Aktepe, Şafak Öz; Özbudak, Esin Çetin; Ceylan, Faruk; Kuzdağ, Yasin; Dönmez, Aleyna; Güney, Kağan
    Psychosocial hazards and risks, the breadth of which is expanding continuously, both adversely influence the health and safety of employees and limit their productivity by jeopardizing organizations' regular operation. Despite its significant impact on the individual, organization, and societal context, research on identifying and managing psychosocial hazards is relatively recent. With international standards and guidelines, the effort to maintain employee health and safety becomes apparent, and the areas of responsibility in the processes of detecting sources of hazard and managing risks become evident, though partially. The purpose of this article is to describe the current state of workers' awareness of psychosocial risks in mining firms operating in the Zonguldak coal basin, as well as to reveal the employees' needs, expectations, demands, and suggestions for managing these risks, which are relatively new in the mining sector. In this aim, 29 focus groups with 90 participants in various roles within mining firms were conducted. The findings indicate that there is awareness of psychosocial risks in the mining sector, that this risk group, whose evaluation is not yet obligated by legal sanctions, should be included in routine risk assessments, and that employees have suggestions regarding the scope of these risks.|Kapsamı gün geçtikçe farklılaşan, çeşitlenen psikososyal tehlikeler ve riskler hem çalışan sağlığını ve güvenliğini olumsuz olarak etkilemekte hem de işletmelerin düzenli işleyişlerini tehdit ederek, verimliliklerini düşürmektedir. Birey, örgüt ve sosyal bağlam düzeyindeki önemli etkilerine rağmen psikososyal risklerin tanımlanması ve yönetilmesine ilişkin çalışmalar oldukça yenidir. Çalışan sağlığı ve güvenliğini temin etmeye yönelik çaba uluslararası standartlar ve kılavuzlar ile somutlaşmakta, tehlike kaynaklarının belirlenmesi, risklerin yönetilmesi süreçlerindeki sorumluk alanları kısmen de olsa netleşmektedir. Bu makalede Zonguldak kömür havzasında faaliyet gösteren maden işletmelerinde çalışanların psikososyal risk farkındalıklarına ilişkin güncel durumun resmedilmesi ve madencilik sektöründe çok yeni olan bu risklerin yönetimine ilişkin çalışan ihtiyaç, beklenti, talep ve önerilerinin açığa çıkarılması hedeflenmektedir. Bu doğrultuda; maden işletmelerinde farklı görevlerde çalışmakta olan 90 katılımcı ile 29 odak grup görüşmesi gerçekleştirilmiştir. Bulgular; maden sektöründe psikososyal risklere ilişkin farkındalığın bulunduğunu, değerlendirilmesi henüz yasal yaptırımlarla zorunlu hale getirilmemiş olan bu risk grubunun da rutin risk değerlendirmelerinin bir unsuru haline getirilmesine ihtiyaç duyulduğunu ve çalışanların bu risklerin kapsamına dair önerilerinin bulunduğunu göstermektedir.
  • Küçük Resim
    Öğe
    Work-life experiences of employees with bipolar disorder
    (İstanbul Bilgi Üniversitesi, 2019) Ceylan, Faruk; Işık, İdil
    Abstract : The present study aims to investigate the work and workplace experiences of employees with bipolar disorder. In the modern world, people diagnosed with psychological disorders may hide their psychological disorders from third people, groups, or institutions because of the potential for exclusion from various social settings; and, the work settings would take the first place in the list. Therefore, one of the significant social issues of today is to fight against the stigma attached to psychological disorders. Even if these people might be functional following the episodes, most of the time, the work settings are reluctant to let them work. Therefore, the main research question of the study is related to professional life of employees with bipolar disorder. How working conditions, work settings, and professional interrelationships affect them is the main focus of the current study which is the first research in Turkey on this target group. The aim is not just to reveal their individual experiences but also study cultural perspectives over bipolar disorder in working environment. Semi-structured in-depth interviews were conducted with ten interviewees who are diagnosed with bipolar disorder. After the ethics approval of İstanbul Bilgi University, Çapa Medical School in Istanbul (Psychiatry Department) and Bipolar Life Association in Istanbul are reached out for the volunteers to participate in the research. Inclusion criteria were being a white-collar employee (currently working and non-working) and being diagnosed with bipolar 1 or 2 disorders. MAXQDA qualitative data analysis program was used with the analytic principles of Interpretative Phenomenological Analysis (IPA) to analyze data. The master themes emerged as follows: “the reflections of symptoms of mania in the workplace”, “the reflections of symptoms of depression in the workplace”, “disclosing the diagnosis”, “difficulties in work-life”, “working and meaning” and “society, family and human resources management professionals’ perspectives on bipolar disorder”.