Yazar "Örnek, Özlem Köseoğlu" seçeneğine göre listele

Listeleniyor 1 - 6 / 6
  • Küçük Resim Yok
    Öğe
    Çalışan Çocukların Psikolojik Sağlık Sorunları: Sistematik Derleme
    (2017) Örnek, Özlem Köseoğlu
    Amaç: Çalışan çocukların psikolojik sağlık sorunlarıve ilişkili faktörler incelemektir.Yöntem: Konu ile ilgili orijinal araştırmalara ulaşmakiçin 2000-2015 yılları arasında Pubmed,Sciencedirect, Cochrane ve psychoInfo ile 20002013 yıllarında Scirus elektronik veri tabanlarıtaranmıştır. Kullanılan anahtar kelimeler "Childworkers", "child workers and psychological health","young workers and psychological health"dir.Orijinal dili İngilizce olan toplam 11.174 makaleincelenmiş ve 7 makale derlemeye alınmıştır.Bulgular: Çalışan çocukların psikolojik sağlık durumuile ilgili yapılan 7 çalışmanın hepsi gelişmemişülkelerde yapıldığı görülmüştür. Sistematikincelemeye alınan araştırmaların toplam örneklemsayısı 3989'dur. En yaygın görülen psikolojik sağlıksorunun anksiyete ve depresyon olduğubulunmuştur. Çalışma koşullarından uzun çalışmasaatleri, işyerinde düşük sosyal desteğe sahip olma,izin kullanmama, sigortasız çalışma ve işyerindeşiddete maruz kalma ile psikolojik sağlık sorunlarıarasında ileri derecede anlamlı bir ilişki bulunmuştur(p<0.001).Sonuç: Çalışma ortamı ve özellikleri çocuklarda ciddisağlık sorunlarına neden olmaktadır. Çocuk işçiliğininözellikle gelişmekte olan ülkelerde artış göstermesinekarşın çocukların sağlığını koruma, geliştirme vehastalıklardan önleme stratejileri üzerine yeterliaraştırmaların yapılmadığı görülmektedir. Çalışmakoşullarının uluslararası standartlara uygunluğununsağlanması gerekmektedir.
  • Küçük Resim Yok
    Öğe
    ÇOCUK İŞÇİLERİN SAĞLIK SORUNLARININ OMAHA SİSTEMİ İLE BELİRLENMESİ: İSTANBUL'UN BİR KENAR MAHALLESİNDEN ÖRNEK
    (Yusuf ARSLAN, 2022) Örnek, Özlem Köseoğlu; Kolaç, Nurcan; Özdemir, Saadet
    Amaç: Bu çalışmada, İstanbul'un kenar mahallelerinde bulunan ortaokullarda öğrenim gören göçmen ve göçmen olmayan çocuk işçilerin sağlık sorunlarının Omaha sistemiyle değerlendirilmesi amaçlandı. Yöntem: Tanımlayıcı ve gözlemsel çalışma olarak planlanan bu çalışma kapsamına İstanbul'da yaşayan çocuk işçiler alındı. Verilerin toplanmasında Tanımlayıcı Özellikler Değerlendirme Formu ve Omaha Sistemi terminolojisine dayalı Nightingale Notes yazılımı kullanıldı. Bulgular: Katılımcılar; 10-13 yaş arası 81 çocuk işçiden oluşmaktaydı. Çocuk işçilerin %86'sı erkek ve %12'si Suriye'den göç etmişti. Çocukların %85’i ailelerinin gelirine katkıda bulunmak için çalıştığını ifade etti. Çocuklarda en sık görülen sağlık sorunları ruh sağlığı, ihmal, düşük gelir, ağız sağlığı, beslenme, kişisel bakım, fiziksel aktivite, uyku ve dinlenme düzeni ve mahalle/iş yeri güvenliği gibi sorunlardı. İstatsitiksel değerlendirmede, ruh sağlığı sorunları ile aile sağlığı arasında; bireysel sağlık durumu ile ağız sağlığı ve rol değişikliği arasında; anne eğitim düzeyi ile ağız sağlığı ve kişisel bakım arasında; ve beslenme ile baba eğitim düzeyi arasında ilişki bulundu. Sonuç: Göçmen ve göçmen olmayan çocuk işçilerin sağlık sorunlarının belirlenmesinde Omaha Sistemi’nin uygun olduğu bulundu. Ancak bu kesimin sağlık sorunlarının çözümü için yoksulluğun ve çocuk işçiliğinin önlenmesi ve hukuk normlarına uyulması önerilmektedir. Ayrıca geniş örneklem gruplarında, uzun süreli ve karma yöntemli gözlemsel çalışmalarla çocuk işçilerin sağlığının incelenmesi önerilebilir. |Objective: This study assessed health problems of migrant and non-migrant child workers in lower-secondary schools from suburb of Istanbul. Method: This descriptive and observational study was conducted in Istanbul. It comprised child workers. Descriptive Characteristics Assessment Form and Nightingale Notes Software based on the terminology of the Omaha System were used for data collection. Results: The participants were 81 child workers aged 10–13 years, 86% were male, and 12% were migrants from Syria. Eighty-five percent worked to contribute their family income. The most common health problems were mental health, neglect, income, oral health, nutrition, personal care, physical activity, sleep and rest patterns, and neighbourhood/workplace safety. There was an association between mental health problems and family health status;between individual health status and oral health as well as role change;between maternal education level and oral health as well as personal care and between nutrition and paternal education level (p<.05). Conclusion: The Omaha system was found suitable for determining health problems of migrant and non-migrant juvenile labor. However, it is necessary to prevent poverty, develop the understanding of the social state, and comply with legal norms. We recommend that researchers examine the health of child workers in long-term and mixed-method observational studies.
  • Küçük Resim
    Öğe
    Effects of a work-related stress model based mental health promotion program on job stress, stress reactions and coping profiles of women workers: a control groups study
    (BMC, 2020-11-04) Örnek, Özlem Köseoğlu
    Background Work-related stress and its detrimental effects on human health have rapidly increased during the past several years. It causes many different stress reactions, related diseases and unhealthy behavior among workers, but especially women workers. Thus, the aim of this study was to examine the effects of the work-related stress model based Workplace Mental Health Promotion Programme on the job stress, social support, reactions, salivary immunoglobulin A and Cortisol levels, work absenteeism, job performance and coping profiles of women workers. Methods This study had a "pre-test post-test non-equivalent control groups" design and included 70 women workers (35 in each study group) selected by randomized sampling from two factories. The programme was delivered as an intervention including 12 weeks of follow-up. Reminder messages, videos, and WhatsApp texts were used at the follow-up stage. The research measurements were; the assessment form, the Brief Job Stress Questionnaire, the Brief Coping Profile Scale, salivary ELISA kits, and a self-reported check-list. Results There were no differences in sociodemographic characteristics, general health or working conditions between the Intervention and control groups(p > .05). Three months after the intervention, there was a significant decrease in job stress(p <= .001), physical and mental reactions' scores(p <= .001) and work absenteeism(p < .05), and there was an increase in job performance(p < .05), social support(p <= .001) among the intervention group. The programme showed positive effects on coping profiles(p < .05). After the intervention salivary-cortisol and IgA levels showed a statistically significant decrease(p < .05). A majority of effect sizes were very large (eta(2)(p) > .14). Conclusions Work-ProMentH was found to be effective and useful in job stress management and promotion of effective coping profiles. It enables its users to holistically assess worker stress and to plan and examine intervention programmes via a systematic approach. There is a need for more empirical studies that may support the data of the present study, but it is thought that the intervention can be maintained for the long-term. We recommend that occupational health professionals at workplaces should consider using this model-based cost-effective intervention, which seems easy and practical to apply in real-life situations.
  • Küçük Resim
    Öğe
    Precarious employment and migrant workers' mental health: a protocol for a systematic review of observational studies
    (BMC, 2020-03-07) Örnek, Özlem Köseoğlu
    Background Precarious employment has become an urgent public health issue at a global scale with potential consequences for quality of life and health of employees, especially in vulnerable groups such as migrants. The primary aim of this systematic review is thus to analyze and summarize existing research on the association between precarious employment and migrant workers' mental health. Methods We will search PubMed/MEDLINE, PsycINFO, Web of Science (from January 1970 onwards) for original articles on observational studies (e.g., cohort, case-control and cross-sectional, and qualitative) published in English, German, Turkish, and Spanish. The primary outcome will be depression and anxiety disorders. Secondary outcomes will be burnout, sleeping problems, and occupational stress. Two reviewers will independently screen all citations, full-text articles, and abstract data. Potential conflicts will be resolved through discussion. The methodological quality (or risk of bias) of individual studies will be appraised using an appropriate tool. A narrative synthesis will summarize and explain the characteristics and findings of the studies. If feasible, we will conduct random effects meta-analyses where appropriate. Discussion This systematic review will analyze the ways in which precarious employment affects migrant workers' mental health and the process that underlies this relationship. The results from the systematic review outlined in this protocol will be of interest to labor and health professionals, policy makers, labor unions, and non-governmental organizations. Our findings may encourage and impel related policy makers to establish human-focused, safe and healthy work environments, and workplace conditions.
  • Küçük Resim
    Öğe
    Psychological Health Problems Among Adolescent Workers and Associated Factors in Istanbul, Turkey
    (ELSEVIER, 2018-03) Örnek, Özlem Köseoğlu; Esin, Melek Nihal
    Background: Work and work environment have a critical influence on adolescent workers' health. They are subjected to more risks than adults. The aim of this study is to examine psychological health outcomes in adolescent workers in the areas of depression, somatization, anxiety, hostility, and negative self-concept, and to investigate any related factors. Methods: This is a descriptive and cross-sectional study. Research samples were collected from adolescent workers between 15 and 18 years old attending a 1-day mandatory education course at vocational training centers, working 5 days per week in small enterprises. Data were collected using the following instruments: Brief Symptom Inventory, Multidimensional Scale of Perceived Social Support, and Descriptive Characteristics of Children's Assessment Form. Results: The investigation covers 837 young workers, of whom 675 were males and 162 were females. The majority of the families had low incomes (68.1%). Overall, 33.5% of the adolescents had been hospitalized because of health problems. Their average weekly working hours were 78.1 +/- 10.7. Almost 50% of adolescent workers scored above the mean average in the Brief Symptom Inventory, indicating serious pschological health symptoms. Those who scored high for hostility, depression, negative self-concept, anxiety, and somatization were between 45.4% and 48.9% of the sample. Logistic regression analysis was conducted to determine the underlying factors: a perception of "feeling very bad" health conditions was 2.07-fold whereas the rate of "no annual leave" was 0.73-fold, and both were found to be effective on psychological problems. Conclusion: In this study, it seems likely that psychological health problems are the result of multiple adverse factors including working conditions, annual leave, and health considerations. (C) 2017 Occupational Safety and Health Research Institute, Published by Elsevier Korea LLC.
  • Küçük Resim Yok
    Öğe
    Üniversite Öğrencilerinin Sağlıklı Yaşam Biçimi Davranışları, Öz Etkililik-Yeterlilik Düzeyleri ve Etkileyen Faktörler
    (2017) Kürklüb, Ahu; Örnek, Özlem Köseoğlu
    Amaç: Üniversite öğrencilerinin sağlıklı yaşam biçimi davranışları, öz etkililik-yeterlilik düzeylerive etkileyen faktörleri tanımlamaktır. Gereç ve Yöntemler: Kesitsel araştırmanın populasyonu,özel bir üniversitenin bir, iki ve üçüncü sınıflarında hemşirelik, fizyoterapi ve rehabilitasyon,beslenme ve diyetetik bölümlerinde eğitim alan 480 öğrenciden oluşmaktadır. Örneklem herhangiözel bir seçim kriteri olmaksızın, veri toplama sürecinde sınıfta olan öğrenci populasyonundan seçilmiştir(n=404). Veri toplama araçları olarak, tanıtıcı özellikler formu, Sağlıklı Yaşam Biçimi Davranışları-II(SYBD-II) ölçeği ve Öz Etkililik-Yeterlilik (ÖEY) ölçeği kullanılmıştır. Bulgular:Öğrencilerin yaş ortalaması 20,35±1,22 (min=18, max= 23) (n= 404) ve %79,7’si kadın idi. Öğrencilerin%42,6’sı beslenme, %29,2’si fizyoterapi ve %28,2’si hemşirelik bölümünde eğitim almaktadır.Öğrencilerin öz etkililik-yeterlilik düzeyi ve sağlıklı yaşam biçimi davranışları puanının ortadüzeyde olduğu bulunmuştur. Hemşirelik bölümünde okuyanların ve Güneydoğu Anadolu bölgesidoğumlu olanların, diğer bölüm ve bölgede doğanlara göre öz etkililik-yeterlilik düzeyi ve sağlıklıyaşam biçimi davranışları toplam puanının anlamlı derecede yüksek olduğu bulunmuştur(p?0,05). Genel sağlık durumunu “iyi” olarak ifade edenlerin sağlıklı yaşam biçimi davranışları; birincisınıfta okuyanların, kronik bir hastalığı olanların ve ilköğretim mezunu anneye sahip olanlarınöz etkililik-yeterlilik düzeyleri istatistiksel olarak anlamlı derecede yüksek bulunmuştur(p?0,05). SYBD-II ve ÖEY toplam puanları arasında ileri derecede güçlü pozitif doğrusal ve istatistikselolarak anlamlı ilişki bulunmuştur (p?0,001). Sonuç: Yaşam deneyimi, sosyoekonomik durumve öz etkililik-yeterliliğin sağlıklı yaşam biçimi davranışlarının kazanılması üzerinde önemli etkisivardır. Öz etkililik-yeterlilik düzeyi ve sağlıklı yaşam biçimi davranışlarını güçlendiren programlarıngeliştirilmesinin öğrencilerin yaşamı üzerinde önemli etkisi olacağı düşünülmektedir.