Plasma presepsin in determining gastric leaks following bariatric surgery
Yükleniyor...
Dosyalar
Tarih
2019
Yazarlar
Dergi Başlığı
Dergi ISSN
Cilt Başlığı
Yayıncı
Türk Biyokimya Dergisi
Erişim Hakkı
info:eu-repo/semantics/openAccess
Özet
ABSTRACT: Background: To be able to prevent morbid obesity in the long-term, laparoscopic sleeve gastrectomy (LSG) is one of the most effective surgical interventions. However, leakage and bleeding from the stapler line are significant complications. The aim of this study was to determine the role of the levels of plasma presepsin in the detection of stapler leakage. Materials and methods: The study included 300 patients with LSG due to morbid obesity and 40 control subjects. Before any medical treatment was applied, blood samples were taken from patients at 12 h preoperatively and on days 1, 3, and 5 postoperatively. Evaluation was made of plasma presepsin levels, white blood count (WBC), C-reactive protein (CRP) and neutrophil-lymphocyte ratio (NLR), in all patients with sleeve gastrectomy line leakage. Results: The WBC, CRP, NLR and presepsin values measured on days 1, 3 and 5 postoperatively were determined to be higher in patients with leakage compared to those without. The predictive value of presepsin (p?=?0.001), CRP (p?=?0.001) and NLR (p?=?0.001) was determined to be statistically significantly higher than that of WBC (p?=?0.01). Conclusion: The results of the study suggest that presepsin levels could have a role in the detection and follow-up of stapler line leaks after LSG. Elevated presepsin levels, on postoperative day 1 in particular, could have a key role in the early detection of possible complications which are not seen clinically.
ÖZET: Amaç: Laparoskopik sleeve gastrektomi (LSG), uzun vadede morbid obeziteyi önlemek için en etkili cerrahi girişimlerden biridir. Bununla birlikte, zımba hattından sızıntı ve kanama önemli komplikasyonlardır. Bu çalışmanın amacı, stapler hattı sızıntısının tespitinde plazma presepsin düzeylerinin rolünü belirlemektir. Gereç ve Yöntem: Çalışmaya morbid obezite nedeniyle LSG’li 300 hasta ve 40 kontrol olgusu dahil edildi. Herhangi bir medikal tedavi uygulanmadan, preoperatif 12 saat önce ve postoperatif 1., 3. ve 5. günlerde kan örnekleri alındı. Sleeve gastrektomi hattı sızıntısı olanlarla beraber tüm hastalarda plazma presepsin düzeyleri, beyaz kan sayımı (WBC), C-reaktif protein (CRP) ve Nötrofil-Lenfosit oranı (NLR) değerlendirildi. Bulgular: Postoperatif 1., 3. ve 5. günlerde ölçülen WBC, CRP, NLR ve Presepsin değerlerinin sızıntı olan hastalarda, olmayanlara göre daha yüksek olduğu belirlendi. Presepsinin prediktif değeri (p?=?0.001), CRP (p?=?0.001) ve NLR (p?=?0.001), WBC’den istatistiksel olarak anlamlı derecede yüksek bulundu (p?=?0.01). Sonuç: Çalışmanın sonuçları presepsin düzeylerinin, LSG sonrası oluşan zımba hattı kaçaklarının saptanmasında ve izlenmesinde rol oynayabileceğini düşündürmektedir. Yükselen presepsin düzeylerinin, özellikle postoperatif 1. günde, klinik olarak görülmeyen olası komplikasyonların erken tespitinde anahtar rol oynayabilir.
ÖZET: Amaç: Laparoskopik sleeve gastrektomi (LSG), uzun vadede morbid obeziteyi önlemek için en etkili cerrahi girişimlerden biridir. Bununla birlikte, zımba hattından sızıntı ve kanama önemli komplikasyonlardır. Bu çalışmanın amacı, stapler hattı sızıntısının tespitinde plazma presepsin düzeylerinin rolünü belirlemektir. Gereç ve Yöntem: Çalışmaya morbid obezite nedeniyle LSG’li 300 hasta ve 40 kontrol olgusu dahil edildi. Herhangi bir medikal tedavi uygulanmadan, preoperatif 12 saat önce ve postoperatif 1., 3. ve 5. günlerde kan örnekleri alındı. Sleeve gastrektomi hattı sızıntısı olanlarla beraber tüm hastalarda plazma presepsin düzeyleri, beyaz kan sayımı (WBC), C-reaktif protein (CRP) ve Nötrofil-Lenfosit oranı (NLR) değerlendirildi. Bulgular: Postoperatif 1., 3. ve 5. günlerde ölçülen WBC, CRP, NLR ve Presepsin değerlerinin sızıntı olan hastalarda, olmayanlara göre daha yüksek olduğu belirlendi. Presepsinin prediktif değeri (p?=?0.001), CRP (p?=?0.001) ve NLR (p?=?0.001), WBC’den istatistiksel olarak anlamlı derecede yüksek bulundu (p?=?0.01). Sonuç: Çalışmanın sonuçları presepsin düzeylerinin, LSG sonrası oluşan zımba hattı kaçaklarının saptanmasında ve izlenmesinde rol oynayabileceğini düşündürmektedir. Yükselen presepsin düzeylerinin, özellikle postoperatif 1. günde, klinik olarak görülmeyen olası komplikasyonların erken tespitinde anahtar rol oynayabilir.
Açıklama
Anahtar Kelimeler
Bariatric Surgery, Laparoscopic Sleeve Gastrectomy, Morbid Obesity, Presepsin, Stapler Line Leaks, Bariatrik Cerrahi, Laparoskopik Sleeve Gastrektomi, Morbid Obezite, Presepsin, Zımba Hattı Sızıntıları
Kaynak
Türk Biyokimya Dergisi
WoS Q Değeri
Q4