Turan, İlter2022-06-102022-06-102021-05-312717-9842https://hdl.handle.net/11411/4528https://doi.org/10.47613/reflektif.2021.30ÖZET: Liberal demokrasinin hızla evrensel bir siyasal sisteme dönüşerek gelecekte dünyada egemen konuma geleceğine ilişkin iyimser bekleyişler çoktan sona ermiş bulunuyor. Bu iyimserlik Batı’nın liberal demokrasilerine rakip otoriter sistemlerden oluşan Sosyalist Blok’un beklenmedik bir şekilde aniden çökmesinden kaynaklanıyordu. Otoriter sistemlerin ortadan kalkması, ya da Batı’nın gözüyle ifade edecek olursak, “özgür dünya tarafından yenilgiye uğratılması” sonrasında, artık ortada tüm toplumların örnek alacağı tek model kaldığı ve siyasal sistemlerin bu yönde gelişecekleri beklenmeye başlanmıştı. Hatta “demokratik” bir dünyanın kurulabileceği fikrinin heyecanına kapılan bazı yazarlar, tarihin sonunun geldiğini ilan edecek kadar ileriye gittiler. Sovyetler Birliği’nin çöküşünden neredeyse otuz yıl sonra iyimserliğin biraz erken ve yanıltıcı olduğu iyice belli olmuştur. Gerçekten de, başlangıçta başta Doğu Avrupa’da olmak üzere dünyada liberal demokratik sistemi benimseyen ülkelerin sayısında bir artış gerçekleşmişti. Ancak, bunu dünyanın başka bölgelerinde de liberal demokrasiye geçişe yönelik hızlı ve sürekli bir gelişme izlemedi. Tersine, yakın dönemde, bir süre önce liberal demokratik yönetimi benimseyen ülkeler yanında, uzun yıllar liberal demokratik sistemin hüküm sürdüğü ülkelerde dahi gerilemeler görüldü.trinfo:eu-repo/semantics/openAccessLiberal demokrasisiyasi liberalizmneoliberalizmpopülizmdemokrasiLiberal democracypolitical liberalismneoliberalismpopulismdemocracyLiberal demokrasi zorlanıyor: sosyo-ekonomik ve teknolojik değişimin etkileri üzerinde düşüncelerChallenges for liberal democracy: reflections on the effects of socio-economic and technological changeArticle10.47613/reflektif.2021.30