LL.M / MA in Information and Technology Law

Bu koleksiyon için kalıcı URI

Güncel Gönderiler

Listeleniyor 1 - 20 / 54
  • Öğe
    İnternet ortamında hizmet sağlayıcıların hukuka aykırı içerikten sorumluluğu
    (İstanbul Bilgi Üniversitesi, 2023) Mamalı, Kübra Sıla; Kaya, Mehmet Bedii
    ÖZET: İnternetin ilk dönemlerinin içerik bakımından edilgen hizmet sağlayıcıları, yıllar içerisinde aracılık ettikleri içerik hakkında bilgi ve kontrol sahibi olan etken yapılara dönüşmüştür. Hizmet sağlayıcıların, birçok farklı fonksiyonda işlev gören girift yapılara dönüşmesi, aracılık ettiği hukuka aykırı içerik üzerindeki hangi faaliyetleri kapsamında sorumluluktan muaf tutulacaklarını belirsizleştirmiştir. Belirsizliklerin farklı uygulamalara neden olarak yeksenaklığı bozması, dijital ortamın güvenirliğini zedelemiş; hukuka aykırı içerikle mücadelede, hizmet sağlayıcıların sorumluluğu meselesini yeniden gündeme getirmiştir. Çalışmada, teknik hizmet sağlayıcılar için benimsenen sorumluluk rejiminin, sağlayıcıların teknoloji ve medya yakınsaması ile dönüştüğü hibrit modeller bakımından işlevsiz kalmaya başladığı yerler saptanarak, dijital hizmetlerdeki evrimi yakalayabilen düzenlemelerin nasıl olması gerektiği incelenmektedir. Bu kapsamda, hizmet sağlayıcılarının sorumluluğuna ilişkin ABD'deki öncül düzenlemelerin oluşum sürecinden yola çıkılarak AB düzenlemelerinden E-Ticareti Direktifi sorumluluk rejimine ilişkin doktrin görüşleri ve politika geliştiren kurumların tutumları incelenmekte, yargı kararları ile uygulamanın nasıl geliştiği somutlaştırılmakta, Dijital Hizmetler Yasası ile nasıl bir sorumluluk rejimine doğru gidildiği gösterilmektedir.
  • Öğe
    Şimdi al sonra öde (buy now pay later/ bnpl) ödeme modelinin hukuki incelemesi
    (İstanbul Bilgi Üniversitesi, 2023) Şahin, Ilgıt; Baş Süzel, Ece
    ÖZET: Kredi, son zamanlarda süper marketten birkaç portakal alırken yahut çevrimiçi ortamda tek bir kazağın alınmasında başvurulan bir kaynağa dönüşmüştür. BNPL ödemeleri yoluyla kredi kullanımı tüketicilerin satın alma gücünü artırarak piyasaları hareketlendirirken, tüketicilerin sonradan borçlarını ödeyememe olasılığı da ekonomik krizleri derinleştirebilecek ciddi bir risk oluşturmaktadır. Bu gelişmeler tüketici hakları, kredi piyasası şartları ve BNPL (buy now pay late/şimdi al sonra öde) olarak isimlendirilen bu kredi kullanımına ilişkin hangi yasal düzenlemelere ihtiyaç olduğuna yönelik soru işaretlerini beraberinde getirmektedir. Bu doğrultuda bu tezin konusu kıyaslamalı hukuk çerçevesinde Türk mevzuatı kapsamında BNPL’ın ne şekilde sunulabileceği; hukuki altyapısının modele uygun olup olmadığı, mevzuattaki eksikliklerin neler olduğu ve düzenleme ihtiyaçlarının saptanmasına ilişkindir. İşbu tez kapsamında öncelikle dünya genelinde BNPL hizmeti sunan kuruluşların iş modelleri; BNPL’a ilişkin yasal düzenleme yapılmasına yönelik ihtiyacın nedenleri ve AB ve Birleşik Krallık’ta netleştirilmeye çalışılan yasal düzenleme taslakları değerlendirilecektir. Bu değerlendirmenin ardından Türkiye’de BNPL’ın sunulmasına yönelik yöntemler; sunulma modeli (çevrimiçi platform aracılığı ile POS); BNPL sunabilecek olan kuruluşlar (bankalar ve finansman kuruluşları) bazında değerlendirilecek olup ardından Türk mevzuatı kapsamında BNPL’a ilişkin hangi yasal eksikliklerin veya engellerin olduğu saptanacaktır. Tez kapsamında BNPL modeli, tüketiciye sunulması ile sınırlı olarak Türk Mevzuatı içinde bankacılık ve finansman şirketleri bazında değerlendirilecek olup B2B veya finansal kiralama, faktöring ve abonelik yöntemleriyle BNPL hizmetinin sunulması tez kapsamında incelenmemektedir.
  • Öğe
    Analysis of non-fungible tokens in art law
    (İstanbul Bilgi Üniversitesi, 2023) Ekinci, Zeynep; Keser Berber, Leyla
    ABSTRACT: The subject of this study includes the analysis of the effects of Non-Fungible Tokens (NFTs), which emerged as a product of blockchain technology and gained popularity especially since 2021, on art law. In the first part of the study, the development of the art law and its subject matters are examined, followed by the definition, technological mechanisms, types, brief history, use cases, creation, trading, and the current market of Non-Fungible Tokens (NFTs). In the second part of the study, the issues related to the legal definitions of Non-Fungible Tokens (NFTs), important points to beware for creating and trading Non-Fungible Tokens (NFTs) without violating the rights of any third party, along with selected much debated copyright law questions are discussed. Afterwards, the liability of the Non-Fungible Tokens (NFTs) markets and other intermediaries in the transactions related to Non-Fungible Tokens (NFTs), followed by Non- Fungible Tokens’ (NFTs) effects on important issues of art law, such as ownership, authenticity, provenance, and artists are examined. In the third and last chapter, general information on the regulation of Non- Fungible Tokens (NFTs) is provided, followed by the explanation of the interplay between Non-Fungible Tokens (NFTs) with dispute resolution and tax implications. Finally, skepticism and concerns regarding the Non-Fungible Tokens (NFTs) are mentioned.
  • Öğe
    Do regulatory efforts in Europe regarding algorithmic discrimination caused by private actors offer emancipation for women and other marginalized groups?
    (İstanbul Bilgi Üniversitesi, 2022) Erden, Deniz; Keser Berber, Leyla
    ABSTRACT: Discovery of automated extraction and processing of personal data as a massively profitable economic activity led to the new online public spheres to be intermediated by a few large corporations making use of advanced technologies to collect, manage and analyse vast amounts of data in providing real-time services. This enables significant decisions about individuals made by private companies such as access to employment and credit to be automated. Machine learning algorithms used in these ADM processes have notoriously found to be discriminating against WMG. Some argue that it is easier to fix these systems to overcome bias that is an inherent property in humans, while others argue that they are more likely to perpetuate and cement power relations in the society without regulatory intervention. Europe has become a global trendsetter on tech regulation as well as being at the forefront of democracy and human rights protection. This thesis aims at evaluating the main legislations in the EU that would apply in erecruitment context which falls under similarly significant category in Article 22 GDPR and likely to result in a high risk for the rights and freedoms of individuals, arguing that transparency and accountability obligations under GDPR could be interpreted in a manner to enhance both ex ante and ex post protection against risks of algorithmic discrimination and its human rights implications in a democratic society in combination with the EU antidiscrimination law. On the other hand, several remaining loopholes are identified, by critically questioning the role of power relations in shaping underlying values and methods of the applicable law, technologies and business models by taking an intersectional feminist stance.
  • Öğe
    Gelişmiş iş birliği ve elektronik kanıtların ifşasına ilişkin siber suç sözleşmesine getirilen ikinci ek protokolün incelenmesi
    (İstanbul Bilgi Üniversitesi, 2022) Coşkun, Didem; Kaya, Mehmet Bedii
    ÖZET: Bilişim teknolojilerinin sağladığı imkanlar suçun işleniş biçiminde kolaylığa ve suçun işleniş şekillerinde çeşitliliğe sebep olmakta, failler suç işlerken teknolojinin sunduğu imkanlardan yararlanabilmektedir. Yalnızca siber suçlar değil, diğer pek çok suçun soruşturulması ve kovuşturulmasında ihtiyaç duyulan veriler bilişim ortamında bulunmaktadır ve çoğunlukla bu veriler farklı ülkelerdeki hizmet sağlayıcılar veya diğer kuruluşların bünyesinde ya da kontrolünde bulunmaktadır. Bu tür verilerin kolaylıkla saklanabilmesi, yok edilebilmesi ve değiştirilebilmesi mümkündür. Bu durum karşısında adaleti tesis edebilmek için ilgili birimlerce kanıtlara ivedi bir şekilde ulaşılması gerekmektedir. Avrupa Konseyi Siber Suç Sözleşmesi siber suçlarla mücadelede en önemli enstrümanlardan biri olarak kabul edilmektedir. Bu çalışma ile Sözleşmeye getirilen Gelişmiş İş Birliği ve Elektronik Kanıtların İfşasına İlişkin İkinci Ek Protokol incelenecektir. Bu Protokol, suçlara ilişkin soruşturma ve kovuşturma süreçlerinde ihtiyaç duyulan ve farklı ülkelerde bulunan elektronik kanıtların edinilebilmesi için öngörülen gelişmiş iş birliği önlemlerini, şartları ve teminatları düzenlemekte ve pek çok yenilik getirmektedir. Bu çalışma ile öncelikle Sözleşme hakkında bilgi verilecek, ardından Protokol ile Sözleşmeye ne tür düzenlemeler getirildiği ve bu düzenlemelerin ne tür özellikleri ihtiva ettiği incelenecek ve değerlendirilecektir.
  • Öğe
    Türkiye’deki esporcuların haklarının ve espor ekosistemi içerisinde işlenen kişisel verilerinin değerlendirilmesi
    (İstanbul Bilgi Üniversitesi, 2022) Doğanay, Doğaner; Berber, Leyla Keser
    ÖZET: Yarım asır önce hayatımıza giren ve son yıllarda eğlence sektörünün yükselen bir değeri olarak kendi ekosistemini oluşturan esporun en önemli aktörlerinden birisi olan esporcuların, hakları ve ekosistem içerisinde işlenmekte olan kişisel verileri bu çalışmanın inceleme konusunu oluşturmaktadır. Çalışmada, Türkiye’deki esporcuların hukuki durumları ortaya koyularak haklarının neler olduğu; espor ekosistemindeki kişisel verilerini işleyen taraflarla arasındaki ilişkilerin nasıl olduğu, espor ekosisteminde yapılan kişisel veri işleme faaliyetlerinin 6698 sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanununa uygun olup olmadığı ve eğer uygun olmadığı değerlendirilirse bu faaliyetlerin uygun hale getirilebilmesi adına neler yapılabileceği sorularına literatürdeki akademik çalışmalar, ulusal ve uluslararası mevzuat ve espor ekosistemindeki tarafların internet siteleri incelenerek cevap aranması amaçlanmıştır. Çalışmada, esporcuların haklarının belirlenebilmesi adına Türkiye içerisindeki tüm kurum ve kişiler tarafından kabul görecek bir espor tanımının yapılması; Türkiye Espor Federasyonundaki kişilerin, espor ekosistemindeki taraflara olan mesafesinin eşitlenmesi; esporun dinamiklerine uygun olarak esporcuların haklarını koruyacak düzenlemelerin yapılması gerektiği tespit edilmiştir. Çalışmanın bir diğer ana sonucu ise, Türkiye’deki esporculara hizmet veren espor ekosistemi içerisindeki tarafların, esporcuların kişisel verilerini işledikleri süreçlerde Türkiye’deki veri koruma mevzuatına uyumlu olarak hareket etmedikleri; bu sebeple esporcuların mahremiyetlerinin sağlanması adına ilgili taraflarla iletişime geçilmesi, esporcuların mahremiyet algılarının arttırılması ve Türkiye’deki veri koruma mevzuatı hakkında esporcuların verilerini işleyen tarafların bilinçlendirilmesi gerektiği olmuştur.
  • Öğe
    Avrupa birliğinin e-ticarete yönelik yeni nesil düzenlemeleri ve Türk hukuku yönünden incelenmesi: platform regülasyonu, dijital hizmetler ve dijital pazarlar yasa tasarıları
    (İstanbul Bilgi Üniversitesi, 2021) Kayış, Mehmet; Keser Berber, Leyla
    ÖZET: Bilgi toplumuna geçiş aşamasının en önemli unsurlarından olan bilgi ve iletişim teknolojilerindeki gelişmeler, ekonomik ve sosyal faaliyetlerin yapısında önemli değişiklikler meydana getirmiştir. Teknolojinin gelişmesiyle beraber internet adıyla ortaya çıkan yapılanma daha sonra bireylerin ve toplumların etkileşime geçmesine ve bu yapı üzerinden ticari faaliyetler yürütmesine kadar varmıştır. İnternetin ticari faaliyetlerde kullanılması ise elektronik ticaret veya e-ticaret olarak adlandırılan kavramın ortaya çıkmasını ve dünya üzerinde elektronik ticaret faaliyetlerinin başlayıp gelişmesini sağlamıştır. Hazırlanan bu çalışma, e-ticaret konusunda dünyada yaşanan gelişmeleri, uluslararası kuruluşlar bünyesinde yapılan çalışmaları, Türkiye’de e-ticaret konusunda yaşanan gelişmeleri, hukuki düzenlemeleri ve Avrupa Birliği’nde eticareti düzenlemeye dönük 2019/1150 Kullanıcı İşletmeler İçin Çevrimiçi Aracılık Hizmetlerinin Adil ve Şeffaf İşleyişinin Artırılması Hakkında Regülasyon, Dijital Hizmetler Yasa Tasarısı ve Dijital Pazarlar Yasa Tasarısı çerçevesinde yeni nesil mevzuatları ve bu mevzuatların iç hukukumuza aktarılmasına yönelik değerlendirmeleri ele almayı amaçlamaktadır.
  • Öğe
    Legal and economic analysis of data localisation practices for financial institutions in Turkey
    (İstanbul Bilgi Üniversitesi, 2020) Bada, Direnç; Berber, Leyla Keser
    ÖZET: Bu tez ile Türkiye’de banka, ödeme ve elektronik para kuruluşları için yürürlükte olan veri lokalizasyonu kuralları incelenerek, bu kuralların ekonomik ve hukuki değerlendirmesi yapılmıştır. Birinci Bölümde, verinin ekonomi için önemini ortaya koyan raporlar, uluslararası sözleşmeler ve tek ve çok taraflı ticaret anlaşmalarının finans kuruluşlarını ilgilendiren kısımları özellikle veri transferi ve lokalizasyonu açısından incelenmiştir. İkinci Bölümde veri lokalizasyonu uygulamalarının kategorizasyonuna yer verilmiştir. Üçüncü Bölümde bu kategorizasyon kullanılarak, Türkiye, Hindistan, Avrupa Birliği, Rusya ve Çin’deki mevzuatlar karşılaştırmalı bir şekilde incelenmiş, incelemeye konu ülkeler arasında Türkiye ve Çin’in en katı kurallara sahip ülkeler arasında olduğu tespit edilmiştir. Ayrıca Türkiye’de yetkili kurumların yetkilerinde ve finansal kuruluşlara uygulanan mevzuatların veri yönetimiyle ilgili kısımlarında çakışmalar olduğu tespit edilmiştir. Dördüncü Bölümde veri lokalizasyonu kurallarının ekonomiye etkisini, Gayri Safi Milli Hasılası ve Toplam Verimlilik Faktörü gibi kavramlar ışığında ortaya koyan raporlar incelenmiştir. Bunların yanı sıra, veri lokalizasyon kurallarının finansal kuruluşlara getirdiği ek maliyetler ile birlikte inovasyon, güvenlik, açık bankacılık, para transferi ve e-ticarete olan etkisi de incelenmiştir. Son olarak Türkiye’deki veri lokalizasyonu kurallarının bir sonucu olarak piyasadan çıkış yapan PayPal’in durumu örnek vaka olarak ele alınmıştır. Ekonomik analiz sonucunda, veri yoğunluğu yüksek ülke ve sektörlerin diğerlerine göre daha fazla etkinlendiği sonucuna varılmıştır. Finans sektörünün veri yoğunluğu yüksek sektörler arasında olduğu ve lokalizasyon kurallarının işlem maliyetlerini artıracağı, yeni teknolojilerden istenen düzeyde yararlanmasının önüne geçeceği ve güvenlik açısından zafiyetler yaratacağı değerlendirmesine yer verilmiştir.
  • Öğe
    Kişisel verilerin yurtdışına aktarılmasına ilişkin yöntemler ve hukuki sebepler
    (İstanbul Bilgi Üniversitesi, 2021) Şen, Deniz; Kaya, Mehmet Bedii
    ÖZET: Kişisel verilerin sınırlar arası aktarımı elektronik ticaret, uluslararası adli yardım ve polis yardımı ile uluslararası ticaret başta olmak üzere pek çok ulusal ve uluslararası faaliyetin ayrılmaz bir parçasıdır. Ancak çok uluslu yapısı gereği, aktarımı düzenleyen uluslararası mevzuatın birbiriyle tam uyumundan söz edilemeyecektir. Bu sebeple, pek çok denklemde kişisel veri aktarımı gerçekleştiren tarafların uyması gereken birden çok düzenleme mevcut olmaktadır. 108 Sayılı Sözleşme’nin modernize edilmesi gibi güncel gelişmeler ışığında uluslararası düzlemde, kademeli bir sistem üzerinden veri aktarımına ilişkin pek çok seçenek barındıran ve veri güvenliği ile gizliliğini azami şekilde korumayı amaçlayan Genel Veri Koruma Tüzüğü (“GVKT”)’ne yaklaşan bir şekilde ilişkili mevzuatın uyumlaştırılmasına yönelik bir eğilim olduğu gözlemlenebilmektedir. Bu denklemde özellikle Avrupa Birliği’nde (“AB”) görülen yeni taslak standart sözleşme hükümleri gibi gelişmeler de gözetilerek sınırlar arası kişisel veri aktarımına ilişkin uygulanabilir mekanizmaların yaratılmasıyla, uluslararası düzlemde veri güvenliği ve gizliliğinin sağlanmasının amaçlandığı yönünde genel bir eğilim olduğu savunulabilecektir. GVKT uyarınca belirlenen kademeli sistem uyarınca, ilk aşamada kişisel verilerin aktarılacağı tarafın bulunduğu ülke, bölge veya sektörel grup özelinde Avrupa Birliği Komisyonu tarafından alınmış bir yeterlilik kararı olması halinde kişisel verilerin aktarımının gerçekleştirilebileceği düzenlenmiştir. Yeterlilik kararının bulunmaması halinde ise, standart sözleşme hükümleri veya bağlayıcı şirket kuralları (“BŞK”) gibi yöntemler kullanılmak suretiyle tarafların uygun güvenlik tedbirlerini sağlaması halinde kişisel veriler aktarılabilecektir. Bu koşulların hiçbirisinin sağlanamadığı hallerde ise, yalnızca bazı spesifik haller için istisnai aktarım koşulları öngörülmüştür. GVKT’deki kademeli sistemin aksine, Türk kişisel verilerin korunması mevzuatına ilişkin güncel uygulama incelendiğinde uygulanabilir tek bir sınırlar arası veri aktarım yöntemi olduğu savunulabilecektir. Türk kişisel verilerin korunması mevzuatı uyarınca, 108 Sayılı Sözleşme gibi kişisel verilerin korunmasına ilişkin uluslararası antlaşmaların varlığı veya aktarımın gerçekleştirileceği ülke veya bölgeye ilişkin yeterlilik kararlarının varlığı hallerinde kişisel veriler yurtdışına aktarılabilecektir. Ne var ki Kişisel Verileri Koruma Kurulu’nun (“Kurul”) açıklama ve kararlarıyla da desteklenebileceği üzere, bu iki seçenek güncel olarak veri aktarım faaliyetlerinde kullanılamamaktadır. Ancak kişisel veri aktaran taraflar BŞK’lere başvurmak veya aralarında yeterli korumayı sağlamak amacıyla gerekli önlemlerin alınacağına ilişkin taahhütnameleri imzaya almak suretiyle de sınırlar arası veri aktarımı faaliyetlerini yürütebilecektir. Fakat bu iki seçenek zor uygulanabilir ve diğer uygulamalara kıyasla yeni düzenleme alanı bulmuş olması gerekçeleriyle, hayli sınırlı uygulama örnekleri olan düzenlemelerdir. Kişisel verileri aktarılacak olan ilgili kişilerin verilerin sınırlar arası aktarımına ilişkin açık rızasının varlığı halinde de kişisel verilerin yurtdışına aktarılabileceği düzenlenmiştir. Ne var ki, pek çok örnekte bahse konu açık rıza, açık rızanın hukuka uygunluk temellerini sağlayamadığından, aktarıma ilişkin hukuka uygun ve geçerli bir rızanın varlığından da söz edilemeyecektir. Bu doğrultuda Türk kişisel verilerin korunması mevzuatının mevcut yapısının hukuka aykırı veya uygulanamayacak uygulamalara sebebiyet verdiği tezine dayanarak bilhassa kişisel verilerin sınırlar arası aktarımı hususunda ivedilikle bir güncellemeye ihtiyaç duyduğu savunulabilecektir. Benzer şekilde uluslararası düzlemde genel yönelimin GVKT’ye ve modernize edilmiş olan 108 Sayılı Sözleşme’ye (“108+ Sayılı Sözleşme”) doğru olduğu ve veri güvenliğine verilen önemin arttığı gözetilerek, Türk kişisel verilerin korunması mevzuatının da ilişkili AB mevzuatı ve uluslararası düzenlemelerle, bu düzenlemelerde var olan güncel gelişmeler de gözetilmek suretiyle uyumlaştırılması gerektiği savunulmaktadır.
  • Öğe
    Veri güvenliğinin iyileştirilmesi sürecinde risk tabanlı küresel standart, çerçeve ve en iyi uygulama yaklaşımları
    (İstanbul Bilgi Üniversitesi, 2021) Korucu, Onur; Özmen, Şule Işınsu
    ÖZET: Veri güvenliği kavramı günümüzde sadece kurumsal değil aynı zamanda kişisel, organizasyonel ve bütünleşik yaklaşım ile ulusal ve uluslararası büyük önem kazanmıştır. Dünyada dijitalleşme alanında en büyük risk veri güvenliğinin yeterli ve sürdürülebilir olarak sağlanamamasıdır. Veri güvenliği hususunda görülen risk ve tehditlerin belirlenebilmesi ve önlenebilmesi için ülkemiz ve dünyada küresel standartlar, çerçeveler ve en iyi uygulama yaklaşımları yardımı ile gerekli öngörümleme ve yeknesak bir güvenlik olgunluğu sağlanması amaçlanmaktadır. Teknolojinin hızla gelişmesi ve değişmesi verinin yolculuğunda güvenliğinin sağlanmasını kaçınılmaz kılmıştır. Veri güvenliğinin sağlanması, verinin güvenliğine yönelik tehdit oluşturan unsurların gerçekleşmeden önce belirlenmesi ve gerekli önleyici tedbirin alınması ile mümkündür. Bu ifade ile risk tabanlı veri güvenliği, verilerin yönetişimini sağlayan dinamik ve disiplinli bir sistemdir. Mevcut çalışma, söz konusu veri güvenliğinin sağlanmasında teknoloji ve hukuk ilişkisine dair ulusal ve uluslararası bir bakış açısı ortaya koymaktadır. Çalışmanın birinci bölümünde veri ve veri güvenliği tanımı, yaklaşımları ve teknik yönlerine değinilmiştir; bilgi güvenliği, siber güvenlik ve veri güvenliği ilişkisi incelenmiştir. Veri güvenliği kavramı hakkında bilinmesi gereken teknik ifadeler açıklanmıştır. Veri güvenliğinin denetimi ve geleceğine ilişkin görüşler paylaşılmıştır. Çalışmanın ikinci bölümünde risk tanımı ve risk değerlendirme yaklaşımlarına değinilmiştir, risk tabanlı küresel standart, çerçeve ve en iyi uygulama yaklaşımları tanıtılmış ve teknik yönleri paylaşılmıştır. Risk tabanlı süreç ve teknoloji denetimi yöntemlerinin neler olduğu tartışılmıştır, regülasyonlar ile ilişkisi bakımından standartlaşma ihtiyacı belirtilmiştir. Çalışmanın üçüncü bölümünde Türkiye‘de ve dünyada risk tabanlı yaklaşımın ve veri güvenliğinin sağlanması bakımından teknoloji ve hukukun birbirini destekleyen yönleri vurgulanmıştır. Küresel standart, çerçeve ve en iyi uygulama örnekleri yardımı ile, veri güvenliği denetimi ve güncel mevzuat örneklerinin ilişkisi detaylı şekilde değerlendirilmiş, örneklendirilmiş ve uyum süreçlerinde faydalı olacağına inanılan görüşler paylaşılmıştır.
  • Öğe
    Kobi'lerin elektronik ticarete uyum sağlamasında devletin rolü
    (İstanbul Bilgi Üniversitesi, 2021) Ergün, Ömer Faruk; Keser Berber, Leyla
    ÖZET: Küçük ve orta büyüklükteki işletmelerin pazarlama kanallarının genişlemesini, maliyetlerinin düşmesini ve satışlarının kolaylaşmasını sağlaması nedeniyle elektronik ticaret, KOBİ’lerin büyük işletmeler ile rekabet edebilirliğini artıran en önemli araçlardandır. Elektronik ticaret sayesinde büyüyen ve gelişen KOBİ’ler ülke ekonomisine büyük katkılar sunacak ve ekonomik büyümeyi hızlandıracaktır. Ancak ekonominin can damarı olan KOBİ’ler çeşitli nedenlerden dolayı elektronik ticarete uyum sağlayamamaktadır. Ülkemiz için büyük önem arz eden böyle bir konuda devletin izleyeceği politikalar KOBİ’lerin e-ticarete uyumunu hızlandırabilecektir. Hazırlanan bu çalışma ile KOBİ’lerin elektronik ticarete uyum sağlamasında devletin rolünün ortaya konması hedeflenmektedir. Çalışmanın hedefi doğrultusunda KOBİ’lerin elektronik ticarete uyum sağlamasının önündeki teknik, finansal, hukuki ve sosyal engeller belirtilmiş olup, bu engelleri bertaraf etmek için devletin izleyeceği politikalar ve gerçekleştirebileceği projeler açıklanmıştır. Çalışmada gerek kamu kurumlarının kendi aralarında gerekse kamu kurumları ile işletmeler arasındaki koordinasyonun ve işbirliğinin güçlendirilmesi, politikaların sağlıklı olabilmesi için başat şart olarak kabul edilmiştir. Ayrıca kamu nezdinde yürütülecek çalışmaların planlamasının etkin olabilmesini sağlayacak bir elektronik ticaret kurulu ile ulusal elektronik ticaret eylem planının oluşturulması önerisi getirilmiştir. Bunun yanında, yasal ve teknik engellerin kaldırılması başlığı altında; mevzuat altyapısının tamamlanması, gümrük işlemlerinde yaşanan sıkıntıların giderilmesi, güvenli ödeme sistemleri altyapısının oluşturulması, istihdamda yaşanan sorunların çözülmesi ve teknik altyapının hızlı ve güvenli olması konular ele alınmıştır. Öte yandan, KOBİ’lerin e-ticarete uyumunu sağlamak için elektronik ticaretin teşvik edilmesi gerektiği belirtilmiş, bu teşviklerin de vergi, e-ihracat, lojistik, altyapı ve sanal pazaryeri platformlarının desteklenmesi konularında olabileceği sonucuna varılmıştır. Yine devletin izleyeceği aktif politikalar da ayrı bir başlıkta incelenmiş olup, KOBİ’lere eğitimler verilmesi, e-ticaret bilgilendirme platformunun oluşturulması, e-ticaret işletmelerinin sertifikalandırılması, elektronik ticarete yönelik farkındalık oluşturulması, e-ticaretin öğretim kurumları müfredatında yer alması ile sosyal politikalara bu başlık altında değinilmiştir.
  • Öğe
    İnternet yayıncılığı çerçevesinde görsel-işitsel medya hizmetleri direktifi ve Türkiye’deki uygulanması
    (İstanbul Bilgi Üniversitesi, 2021) Alimoğlu Algan, Efsun; Özmen, Şule Işınsu
    ÖZET: Hızla gelişerek yaygınlaşan internetin görsel-işitsel medya hizmetlerinin sunulması ve edinilmesinde yarattığı köklü değişimle bir süredir hayatlarımızda “Yeni Medya” olarak varlık gösteren medya hizmetlerine uygulanan Türk Mevzuatı da ihtiyaçlara cevap vermek için süregelen bir değişim içindedir. Medya ve görsel-işitsel hizmetlerin internet ekosistemine neredeyse tümüyle taşınmakta olduğu bu süreçte, başta AB Üyeleri olmak üzere pek çok devlet gibi Türkiye de bu hususun hukuki boyutuna ilişkin düzenlemeler yapmaktadır. Çalışmanın esas konusu olan görsel-işitsel hizmetler, dijitalleşmenin etkilerinin en yaygın şekilde görüldüğü alanlardan biridir. Bu değişimlerin getirdiği hukuki eksikliklerin ve uygulamadaki sorunların Türkiye’de Radyo, Televizyon ve İsteğe Bağlı Hizmetlerin İnternet Ortamından Sunulması Hakkında Yönetmelik’de hibrit bir yaklaşımla çözümlenmeye çalışıldığı görülmektedir. Bu çalışmada, mevzuat ve uygulamadaki mevcut sorunlar incelenmekte; ilgili Radyo, Televizyon ve İsteğe Bağlı Hizmetlerin İnternet Ortamından Sunulması Hakkında Yönetmelik’in hukuki eksiklikleri ve AB Direktifi ile uyumlaştırılması gereken kısımlarla, olası sorunlara çözüm önerileri ortaya konmaktadır. Bunların yanı sıra, Türkiye’de görsel-işitsel medya hizmetlerinin internet ortamından yayınlanması alanında yetkili otoritenin RTÜK olarak belirlenmiş olmasının; kurumsal kültür yapısı, kavramları yorumlama tercihleri ve mevzuatın hukuki zemininde örnek alınması gereken hukuki metinlere bakış açıları gibi nedenlerle uygulamada yol açabileceği sorunlar ve olası çözüm önerileri de sunulmaktadır. Çalışmanın özü, internet ortamında görsel-işitsel medya hizmetlerinin Türk Hukukundaki güncel durumu, AB Direktifi ile uyumu, sorunlar ve olası çözümler ile sınırlı olarak belirlenmiştir. Görsel-işitsel hizmetlerin internet ortamında düzenlenmesini içeren RTÜK Yönetmelik’i ve Yönetmelik’de atıflarla kapsama alınmış diğer kanunların ilgili hükümlerine çalışmada yer verilmekte olup, bunlar dışında kalan ve daha çok geleneksel medya hizmetlerini kapsayan Basın Kanunu gibi hukuki düzenlemeler ele alınmamaktadır.
  • Öğe
    Teknik ve hukuki boyutlarıyla elektronik ödeme sistemlerinde siber güvenlik
    (İstanbul Bilgi Üniversitesi, 2020) Araalan, Cemal; Keser Berber, Leyla
    ÖZET: Tezin başlığından da anlaşılacağı üzere, bu çalışmada elektronik ödeme sistemlerinde siber güvenlik meselesinin teknik ve hukuki yönleriyle ayrıntılı olarak incelenmesi amaçlanmıştır. Bu konuda özellikle başta elektronik ödeme sistemlerinde siber güvenlik denildiğinde, bu konun kavramsal çerçevesinin ne olduğu, siber saldırı yöntemlerinin anlaşılabilmesi açısından bu saldırıların yöneltiği elektronik ödeme sistemlerinin neler olduğuna ilişkin temel bilgiler ile elektronik ödemelere yöneltilen temel siber saldırıları vektörlerinin neler olduğu ve bu kapsamda bu saldırılara karşı alınabilecek önlemler de detaylı şekilde irdelenmiştir. Tedbir denildiğinde, tez içeriğinden de görüleceği üzere, özellikle bütünsel açıdan CEE Metodolojisi gibi teknik açıdan mühendislik çözümlerinin yanı sıra hukuki ve idari açıdan alınabilecek tedbirlerin neler olduğu incelenerek; elektronik ödeme sistemlerine yöneltilebilecek ve çalışma kapsamında tespit edilen dokuz saldırı yöntemine yönelik olarak da bankacılık ve finans sektörüne yönelik sektör spesifik olaylardan yola çıkılarak konunun uygulama noktasına ışık tutulmaya çalışılmıştır. Tez içeriğinde konunun teknik detaylı analizlerini, özellikle bu alanda karşılaştırmalı hukuk ve Türkiye’de bu konuyu ilgilendirebilecek mevzuat değişiklikleri bakımından da neler öngörüldüğü konusunda kapsamlı bilgiye yer verilmiştir. Karşılaştırmalı hukuk açısından özellikle Avrupa Birliği, Amerika Birleşik Devletleri ve Çin Halk Cumhuriyeti açısından incelenen her ülkenin bu alana özgü regülasyonları ve bunların zaman zaman birbirlerine yönelik etkileri ile özellikle Türkiye’deki kanun koyucu açısından olası etkilerinin neler olabileceği konusunda da çıkarımlar yapılmıştır. Türkiye’de ise, elektronik ödeme sistemlerinde siber güvenlik denildiğinde akla gelebilecek tüm yasal düzenlemeler ile taslak halindeki düzenlemeler de değerlendirilerek regülasyon bakımından Türkiye’nin hangi konumda durduğuna ilişkin ışık tutulmaya çalışılmıştır. Son olarak ise; elektronik ödeme sistemlerinde siber güvenlik bakımından yeni yaklaşımların neler olabileceği (blokzincir teknolojisi ve yapay zeka ile sağlanabilecek çözümler, açık bankacılık ve Covid-19 pandemi salgının bu konuya olası etkileri gibi) konusunda detaylı değerlendirmelere yer verilerek elektronik ödeme sistemlerinde siber güvenliğin sağlanmasında yenilikçi çözümlerin neler olabileceği hususunda katkı sağlanması amaçlanmıştır.
  • Öğe
    Social media forensics on mobile devices
    (İstanbul Bilgi Üniversitesi, 2015) Çakmak, Yalçın; Keser Berber, Leyla
    ABSTRACT: Social media platforms and smartphones have been inevitably effecting our lives. Many people prefer to use mobile applications for several reasons. However, they generally do not know the artifacts they left in smartphones. Due to an increasing frequency of encountering smartphones related to various crimes, the need for new approaches in mobile forensics area is increased. Investigating the artifacts of mobile applications may help to find various evidences. This thesis provides an overview of files and directories created by popular social media applications. Two popular smartphones with six most used social media mobile applications were taken into consideration. Mobile applications were downloaded from official stores and example scenarios were prepared for each. Both logical and physical imaging of smartphones were performed. Low level modifications like rooting and jailbreaking were accomplished for physical imaging. Both commercial and open source tools were used for imaging and analysis. The results of the research emphasizes that mobile social media applications generally create database files, log files, xml files and plist files to store most of the private and evidentiary data. The contents of these files can be obtained easily. Malware infection or device lost may cause the malicious usage of the private data. Many ethical concerns also come into question for mobile forensic investigators. They should pay attention to the confidentiality of private information irrelevant to the case.
  • Öğe
    Is Google at Odds with the GDPR? evaluation of Google's personal data collection on mobile operating systems in light of the principles of data minimisation, purpose limitation, and accountability
    (İstanbul Bilgi Üniversitesi, 2019) Atabey, Ayça; Kaya, Mehmet Bedii
    ABSTRACT: The mobile technologies are rapidly advancing; smartphones are becoming increasingly ubiquitous in our lives while Google hoovers up personal data any possible way benefiting from the omnipresence of smartphone platforms. The GDPR with its bedrock principles set out in Article 5 has become a soaring topic globally, creating awareness, and enhancing the status of data protection as a fundamental right. However, the legal implications of Google’s data collection through manifold ways create confusion regarding the scope and legality of such data collection. This thesis aims to evaluate personal data collection with a thorough discussion focusing on Google’s responsibilities and compliance with the GDPR, more specifically, with the principles of purpose limitation, data minimisation, and accountability, which is then followed by a comprehensive analysis of Google’s Privacy Policy and data subjects’ rights.
  • Öğe
    Avrupa Birliği Genel Veri Koruma Regülasyonundaki Veri Koruma Görevlisi kavramı ile Türk hukukundaki Veri Sorumlusu Temsilcisi ve İrtibat Kişisi kavramlarının karşılaştırılması
    (İstanbul Bilgi Üniversitesi, 2019) Bayrak, Şeyma; Başalp Yıldırım, Nilgün
    ÖZET: Bu çalışma, AB Genel Veri Koruma Regülasyon'u (Regülasyon) kapsamında düzenlenen "Data Privacy Officer (DPO)" yani Türkçe isimlendirmesiyle "Veri Koruma Görevlisi"nin Regülasyon kapsamında sahip olması gereken özellikleri, görevi ve konumu ile 6698 Sayılı Kişisel Verileri Koruma Kanunu (Kanun) içerisinde yer verilmeyen bu kurumun Türk Hukuku kapsamında oluşturacağı eksikliklerin belirlenmesi, veri sorumlusuna yüklenen görev, sorumluluk ve yükümlülüklerin, Veri Koruma Görevlisi olmadan ne şekilde yerine getirildiği ve Türk Hukuku'nun Veri Koruma Görevlisi kurumuna duyacağı muhtemel ihtiyacın belirlenmesini tartışır. İlk bölümde, AB'nin Regülasyon yürürlüğe girene dek gerçekleştirdiği veri koruma hukuku kapsamındaki çalışmalar, 1995 yılında kabul edilen 95/46/EC sayılı AB Veri Koruma Yönergesi (Yönerge) ve Regülasyon'un karşılaştırması, Regülasyon'un getirdiği yeniliklerin genel ve kısa bir özeti, veri sorumlusu ve veri işleyene yüklenen yükümlülükler ve özellikle Regülasyon'un getirdiği yeniliklerden biri olan Veri Koruma Görevlisi anlatılmıştır. Veri Koruma Görevlisi'nin sahip olması gereken özellikler, görevleri ve Regülasyon kapsamındaki konumu, ikinci ve üçüncü bölümde anlatılan, Türk Hukuku'ndaki eksikliklerin net bir şekilde belirlenebilmesi adına detaylı bir şekilde anlatılmıştır. İkinci bölümde, Türk Hukuku'nda veri koruma hukuku kapsamındaki çalışmalar anlatılarak veri sorumlusuna yüklenen yükümlülüklere detaylı olarak yer verilmiş ve üçüncü bölümde yapılacak değerlendirme için benzer yükümlülükler ve Kanun ve ilgili mevzuat kapsamında yer verilen veri sorumlusu temsilcisi ve irtibat kişileri kavramları irdelenerek Veri Koruma Görevlisi kurumu karşısındaki konumu anlatılmıştır. Üçüncü ve son bölümde ise, her iki hukuk düzeni açısından bir karşılaştırma ile önceki yıllarda yapılan çalışmaların günümüzde her iki hukuk düzeninde veri koruma hukukunun nerede konumlandırıldığı anlatılarak, güncel yasal düzenlemeler arasındaki farklılıkların nedeni belirtilmiştir. Veri Koruma Görevlisi'nin bir veri sorumlusuna bağlı olarak, görevleri kapsamında ne gibi faydalar sağlayacağı anlatılmış ve Türk Hukuku kapsamında Veri Koruma Görevlisi atanmamış veri sorumlularının bu eksikliği ne şekilde giderebileceği belirtilmiştir. Son olarak, Türk Hukuku'nun sahip olduğu veri sorumlusu temsilcisi ve irtibat kişisi kurumlarının görevlerinin Veri Koruma Görevlisi kurumunun görevleriyle örtüşüp örtüşmediği, Türk Hukuku'nun daha detaylı bir düzenlemeye ihtiyaç duyup duymadığı, bu ihtiyacın ne şekilde giderilebileceği, yasal düzenlemelerin ve veri sorumlularının Kanun'a uyumluluğu kapsamında Veri Koruma Görevlisi'ni düzenleyecek bir yasal düzenlemenin oluşturulması için doğru zamanın nasıl belirleneceği konusunda fikirlere yer verilmiştir.
  • Öğe
    Mobil uygulamalarda kişisel verilerin korunması
    (İstanbul Bilgi Üniversitesi, 2020) Er, Habibe Esra; Denker, Ahmet
    ÖZET: Yüksek lisans tezi olarak hazırlanan bu çalışma, mobil uygulamaların kişisel verilerin korunması hukuku bakımından değerlendirilmesi amacıyla hazırlanmıştır. Mobil uygulamalar, başta akıllı telefonlar olmak üzere, akıllı tablet, akıllı evler, giyilebilir teknoloji vb. gibi cihazlarda belli işlevleri yerine getirmek için tasarlanan yazılımlar olarak tanımlanmaktadır. Bu çalışmada ağırlıklı olarak akıllı telefon ve akıllı tabletlerde kullanılan mobil uygulamalar incelenmiş, diğer mobil cihazlardaki uygulamalar çalışma kapsamına dahil edilmemiştir. Ayrıca özel nitelikli kişisel veriler, niteliği itibari ile ayrıntılı şekilde inceleme gerektirdiği için çalışmada özel nitelikli kişisel verileri işleyen uygulamalara sınırlı ölçüde yer verilmiştir. Mobil Uygulamalarda Kişisel Verilerin Korunması Tezi (“Tez”) ile “mobil uygulamalarda kişisel verilerin korunmasına yönelik sorunlar irdelenmiş, kişisel verilerin korunması mevzuatı kapsamında bu sektörde yer alan aktörlerin görev ve sorumluluklarının ne olduğuna ilişkin inceleme yapılmış ve mevzuatla uyumlu bir uygulama nasıl olmalıdır sorusuna cevap aranmıştır”. Tezde herhangi bir ampirik çalışma yapılmamış olup Tez, mevcut ve taslak yasal düzenlemeler ve akademik çalışmaların incelenmesi yöntemiyle tamamlanmıştır. Çalışma, dört bölümde sunulmuştur. Birinci bölümde, genel hatlarıyla mobil uygulama kavramının ne olduğu, bu sektörde yer alan aktörlerin işlevleri, organizasyonlar açısından mobil uygulamaların çeşitliliği, bu uygulamaların amaçları, içerikleri ve kullanıcıya temas eden özellikleri, kullanıcıların uygulamalardan beklentileri ve bu beklentilerin ne ölçüde karşılandığı anlatılmıştır. Tezin ikinci ve üçüncü bölümünde ise kişisel verilerin korunmasına ilişkin yürürlükte bulunan ve taslak Avrupa Birliği (“AB”) düzenlemeleri ile 6698 Sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanunu (“6698 Sayılı Kanun”) düzenlenmelerinde yer alan genel ilkeler, hukuka uygunluk sebepleri, açık rızanın unsurları, veri sorumlusu ve veri işleyen yükümlülükleri, ilgili kişilerin haklarının mobil uygulama dünyasında nasıl uygulandığı ve sektör özelinde tarafların sorumlulukları, uygulama mağazalarının kabul kriterleri de incelenerek kişisel veri mevzuatına uyumlu bir mobil uygulamada dikkat edilmesi gereken unsurlara yer verilmiştir. Mobil uygulamaların elektronik haberleşmeye temas eden kısımları için ise AB 2002/58 Sayılı Direktif ile bu direktifi ilga edecek ve hala taslak aşamasında olan tüzük çalışması ile ülkemizde de 5809 Sayılı Elektronik Haberleşme Kanunu (“EHK”) ve hala taslak aşamasında olan yönetmelik hükümlerine ve veri koruma otoritelerinin mobil uygulama özelinde verdiği karar özetlerine yer verilmiştir. Tezin dördüncü bölümünde iki tane örnek olay çalışması yapılmıştır. İlk olarak Cambridge Analytica olayı incelenmiş, olayda meydana gelen veri ihlali neticesinde mevcut hukuki korumanın yetersiz kaldığı, daha etkin veri koruma düzenlenmelerine olan ihtiyaç dile getirilmiştir. İkinci inceleme ise COVID – 19 salgın hastalığına ilişkin tedbir önlemleri kapsamında tüm dünyada aynı amaç doğrultusunda hazırlanan farklı temas takip mobil uygulamaların kişisel verilerin korunması mevzuatına uyumlulukları karşılaştırılarak tez tamamlanmıştır.
  • Öğe
    Algoritmalar ve açıklama hakkı
    (İstanbul Bilgi Üniversitesi, 2020) Karagöz, Deniz; Kaya, Mehmet Bedii
    ÖZET: Otomasyon teknolojilerinin günümüzde neredeyse hayatın her alanında giderek daha fazla kullanılması ile birçok teknolojik fenomen birçok farklı sosyal bilim kapsamında yapılan araştırmalara konu olmakta ve teknolojinin toplumdaki etkileri üzerindeki çalışmalar yoğunlaşmaktadır. Her çeşit bilişim sisteminin temelinde bulunan algoritmalar da bir yandan giderek karmaşıklaşmakta öte yandan da artan bir sıklıkla karar verme mekanizmalarında kritik roller almaktadır. Bu sosyo-teknik manzarada, kişisel verilerinin korunması hukuku kapsamında devletler, kişisel verilerin işlenmesine sıklıkla vesile olan algoritmik karar alma mekanizmalarının hukuka uygun bir şekilde kullanıldıklarından emin olmak için çeşitli önlemler almaktadır. Dünyada bu alanda en yüksek standardı belirlediği öne sürülen Avrupa Birliği Genel Veri Koruma Tüzüğü, bu anlamda şeffaflığı en önemli prensiplerden biri olarak öne çıkarmaktayken özellikle son dönemde geliştirilen ve anlaşılabilirliği oldukça düşük algoritmalar ile görünürde bir tezat oluşturmaktadır. Öte yandan, hukuk dışındaki disiplinlerce de öne çıkarılan bu şeffaflık ihtiyacı karşısında araştırmacılar karmaşık algoritmaları açıklayabilmek amacıyla çeşitli teknikler geliştirmektedirler. Bu çalışmada ise söz konusu çatışmanın somutlaştığı ve öğretide açıklama hakkı (“right to explanation”) olarak anılan hükümlerde veri sorumluları bakımından getirilen yükümlülüklere, söz konusu algoritmaların anlaşılabilirliğini artırmak için geliştirilen tekniklerin ne derecede karşılık verebileceğini incelemektedir. Bu kapsamda ulaşılan sonuçlara göre ise bu teknikler veri sorumlularının söz konusu hükümlere uyumu için tek başlarına yeterli gözükmemekle birlikte, şeffaflık ihtiyacının karşılanmasına yönelik önemli birer adımdır ve söz konusu hükümlere uyum çalışmaları kapsamında faydalanabilecek araçlar olarak değerlendirilebilirler.
  • Öğe
    Cyber attacks and countries cyber security policies
    (İstanbul Bilgi Üniversitesi, 2019) Bucan, Su Dilara Alioğlu; Özmen, Şule Işınsu
    With the problems and responsibilities brought by the development of digital technology, the concepts of cyber crime, cyber security and information security have been an important topic of discussion in our country and in the world in recent years. The subject of this study is to examine cyber attacks and countries’ cyber security strategies. In the scope of this study, the concept of cyber attack will be examined. In the first part the characteristics of the attacks, the methods of the attacks, the attackers, the protection methods and the damages caused by cyber attacks will be analyzed in detail within technical and legal dimensions. In the second part the concept of cyber security and information security will be explained and in the scope of these concepts cyber security strategies and the consequences of these attacks in Turkey as well as other countries and International Organizations will be discussed with examples. Throughout this study, a separate and detailed examination was made on the basis of countries. Cyber security strategy documents of these countries were examined and the documents they have published were evaluated. Within the scope of these strategy documents, cyber security strategy policies were examined in detail and the legal infrastructure, deficiencies and requirements of cyber security were discussed.
  • Öğe
    Militarism and women comfort women of the Second World War
    (İstanbul Bilgi Üniversitesi, 2019) Filiz, Burcu; Karan, Ulaş
    Çalışmanın giriş bölümünde militarizme sıkça başvuran ulus devletin kendisi için makbul bir vatandaş yaratma çabası doğrultusunda erkeğe, kadına ve hatta çocuklara çizdiği kimlikler, vatandaşların askere dönüştürülmesi ve bu kurgu içerisinde erkeğin korumasına muhtaç olan namusun hem kadın hem de vatan için öngörüldüğü anlatılmaktadır. Devletin erilliği karşısında vatanın feminenliği, savaşta bir silah olarak tecavüzü getirmektedir. Çalışmanın asıl konusu olan savaş tecavüzü, tarih boyunca sıkça karşılaşılmasına rağmen yüzleşmelerin yok denecek kadar az örneğe sahiptir. İkinci Dünya Savaşı’nda Japonya’nın Çin’i işgal sırasında yaşanan Nanking Katliamı, sonrasında askerlerin memnuniyeti için kurulan Rahatlama İstasyonları ve savaş sonrası Japonya’da kurulan Dinlenme ve Eğlence Lokalleri ile çeşitli milletlerden kadınların aynı militarist eril güç tarafından mağdur edilişini bizlere göstermektedir. Göstermelik yapılan yargılamalar ve kadınların susturulmaları sebebiyle, adalet arayışı halen devam etmektedir. Galip erkeklerin özet notları yerine seslerini duyurmak isteyen kadınların ifadelerine sıkça dayanan bu çalışma, ekseriyetle Avrupa merkezli tartışılan savaş tecavüzü literatürüne Uzak Asya örneklerini dahil etmeyi ve ayrı coğrafyalarda benzer tahakkümler kurulduğunu göstermeyi amaçlamıştır.